29 Kasım 2011 Salı

Bir Blog Yazısının Yaşam Döngüsü

Siz blog yazılarınızı nasıl yazıyorsunuz bilmiyorum ama benim her yazımın bir yaşam döngüsü vardır ve yazının türüne göre ufak tefek değişiklikler göstersede genellikle her yazımda bu döngü işler.Bu yaşam döngüsü 7 temel adımdan oluşuyor.

 

Bir Blog Yazısının Yaşam Döngüsü

1. Konu

 

Bir blog yazısının yaşam döngüsü elbette yazacağınız yazı için bir konu bulmakla başlar.Bazen okuduğunuz bir yazıdan, bazen başka bir yazınıza gelen yorumdan, bazen de izlediğiniz bir filmden etkilenirsiniz.İşte bir blog yazısının yaşam döngüsü bu etkileşim sonucu aklınıza bir konu gelmesiyle başlar.

 

Tavsiye yazı: Blog Yazıları İçin Yeni Fikirler Üretmek

 

2. Araştırma

 

Yazacağınız konuya karar verdikten sonra okuyucunuza en doğru ve en doyurucu bilgiyi vermek için araştırma yapın.Bu araştırma sayesinde yazınızda kullanak üzere ek bilgiler linkler bulabilirsiniz.

 

Araştırma aşaması elbette anahtar kelime araştırmasını da içerir.Yazınıza dolayısıyla blogunuza arama motorlarından ulaşılması için mutlaka yazınızda kullanacağınız anahtar kelimeler için araştırma yapmalısınız.

 

Tavsiye yazı: Anahtar Kelime Araştırması Rehberi

 

3. Yazım

 

Anahtar kelime araştırması yaptıktan sonra yazınızı yazmaya başlayabilirsiniz.Yazınızı belli bir plana göre yazmalısınız.Yazınızda görseller kullanarak yazıya hareket katabilirsiniz.Çok uzun ve düz yazı şeklinde değilde paragraflar ve ara başlıklar kullanarak yazmanız yazının daha rahat ve daha çok kişi tarafından okunmasını sağlar.

Yazı başlığını mutlaka yazıyı tamamladıktan sonra yazın ve anahtar kelimeleri kullanmayı unutmayın.

 

Tavsiye yazı: Etkili Blog İçeriği Oluşturmak

 

4. Düzenleme

 

Çoğu kişi tarafından göz ardı edilen fakat çok önemli bir adımdır.Yazınızı yazdıktan sonra blogunuzda yaayınlamadan önce mutlaka okuyun.Yazım hatalarını ve linkleri kontrol edin.Son olarak eklemeniz gereken ilave bir şey olmadığından emin olun.

 

5. Yayın

 

Yazınızın hazır olduğunu düşünüyorsanız artık okuyucularınızla buluşturmanın vakti gelmmiştir.Yazılarınızı yayınlarken peryoda dikkat edin.Örneğin 1 gün 2 yazı yayınlayıp diğer gün hiç yazı yayınlamamak yerine o yazıları 2 güne bölün.

 

Tavsiye yazı: Bloguma Hangi Sıklıkta Yazmalıyım?

 

6. Tanıtım

 

Yazınızı yayınladıktan sonra işin burada bittiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.Sıra yazınızı tanıtmaya ve daha çok kişiye ulaştırmaya geldi.Yazınızı Twitter, Facebook ve Google + gibi sosyal paylaşım sitelerinde paylaşın.

Yazınızı okuyanlarında paylaşmalarını sağlamak için yazının başına veya sonuna sosyal payaşım butonları eklemeyi unutmayın.

 

Tavsiye yazı: Blogunuza Sosyal Paylaşım Butonları Ekleyin

 

7. Ölçüm

 

Zaman zaman Google Analytics’i ziyaret ederek yazınızın istatistiklerini kontrol edin, diğer yazılarınızla kıyaslayın ve ne kadar başarılı olduğunuzu kontrol edin.Bir sonraki yazınızdaki başarıyı arttırmak için yazılarınızın performansını mutlaka ölçün.

 

Bu adımlar benim gibi bilgi veren teknik bloglar için %100 geçerlidir ancak kişisel günlük niteliğindeki bloglar için uygun olmayabilir.

24 Kasım 2011 Perşembe

Bumerang Ödülleri Sahiplerini Buldu

Bir süredir çoğu blogda bumerang’a ait oy verin butonu görüyorduk.Amaç 5 kategoride verilecek olan Bumerang Ödülleri’ni kapmaktı.Geçtiğimiz hafta finale kalan bloglar belli olmuştu.Dün (23 Kasım) ise Sina Afra, Serdar Kuzuloğlu ve Fatoş Karahasan’dan oluşan jüri, ödüllerin sahiplerini açıkladı.

Bumerang Ödülleri Sahiplerini Buldu

Kazananlar bloglar…

- En tarz blog : http://hakancezhifi.stereomecmuasi.com/

- En çalışkan blog : http://egoistokur.com/

- En sosyal blog : http://www.semiyun.com/

- En bilge forum : http://www.grafikerler.org/

- En iyi yerel site : http://www.erzurumrehberi.net/

- Jüre özel ödülü : http://www.businessonair.net/

Ödül alan blogları tebrik ediyorum.Bu seneki yarışmaya katılmadım ancak önümüzdeki sene şayet düzenlenirse en çalışkan blog katrgorisinde yarışmayı düşünebilirim.

23 Kasım 2011 Çarşamba

Yeniçarşım.com ile Evden Çıkmadan Çarşıya Çıkıyoruz!

Ekim ayından bu yana yayında olan Yeniçarşım.com, alışkın olduğumuz e-ticaret sitelerinden oldukça farklı. Site şimdiden sloganı olan “Evden çıkmadan çarşıya çık” mottosunu fazlasıyla yerine getiriyor. Çünkü şimdiden Yeniçarşım.com’da yüzlerce mağaza var ve siz dilediğiniz ürünü bu mağazalar arasından seçerek satın alabiliyorsunuz. Üstelik, internetten alışveriş yaparken en çok çekindiğimiz “güvenlik” engelini Hürriyet Güvenli Alışveriş Sistemi ile çözmüşler. Sistemi açıklayan video:

Yeniçarşım.com’un diğer alışveriş sitelerinden önemli farkları var. Platformun en belirgin karakteristiği olan alıcı ile satıcıyı bir araya getirme stratejisi, satıcıların (mağazaların) ticari kuruluş olması gibi akıllıca bir taktikle desteklenerek, son derece başarılı bir sistem getirilmiş durumda. Yeniçarşım.com’da satış yapan her mağaza, ticari unvana sahip, fatura kesen ve dolayısıyla garantili ürün satan mağazalar. Bu sayede aynı ürünü birden fazla mağaza arasından güvenle seçerek satın alabiliyorsunuz. Herhangi bir problemde “Hürriyet Güvenli Alışveriş Sistemi” ve Yeniçarşım’ın başarılı müşteri hizmetleri departmanı hizmetinizde.

www.yenicarsim.com
'da 24 farklı kategoride onbinlerce ürün bulunuyor. Bilgisayar ve elektronik kategorilerinde birbirinden güzel ürünler Yeniçarşım.com’da.

Ayrıca, www.facebook.com/yenicarsim ve www.twitter.com/yenicarsim adreslerinden ise Yeniçarşım’ı takip edebilir, kampanya ve fırsatlardan haberdar olabilirsiniz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

“Bu Yazıyı Beğendiniz Mi?” Eklentisi

Blogunuzda yayınladığınız yazıların altında o yazıyı okuyanların blogunuzu çeşitli kanallardan takip etmelerini sağlayacak eklentiler göstermek, blogunuzun abone ve takipçi sayısını arttırmak için çok etkili bir yöntemdir.Bu sebeple daha önce Yazının Altına E-Posta Abonelik Formu Ekleme başlıklı yazımda blog yazılarının altına insanların  blogunuzu e-mail ile takip etmelerini sağlayacak bir form eklemeyi anlatmıştım.Ancak bu form çok basit olduğundan geçtiğimiz günlerde daha dikkat çekici bir eklentiyi Yazının Sonuna E-Posta Abonelik Kutusu Ekleme başlıklı yazımda paylaşmıştım.Bu eklentideki eksik ise e-posta aboneliğinin yanında diğer takip kanallarının olmamasıydı.Sonunda hem e-mail aboneliği hem de diğer sosyal medya kanallarının ikonlarının bulunduğu şık bir eklentiyi paylaşıyorum.

 

Bu Yazıyı Beğendiniz Mi? Eklentisi

Resimde györdüğünüz “Bu Yazıyı Beğendiniz Mi?” eklentisibni blogunuza eklemek istiyorsanız blogunuzun şablonundan <data:post.body/> kodunu bulun ve hemen altına aşağıdaki kodları ekleyin.

<b:if cond='data:blog.pageType == &quot;item&quot;'>
<style>
form.emailform{
margin:20px 0 0;
display:block;
clear:both;
}
.mbttext{
background:url(https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEioEY9l-lYyGUIx_ONH9Q6ZGCB9cMjZ2UQNomyF-dt62nZtdLRomh2uch61z0lLAurCxADtHh-xvURnbDxgIkxaSAodVOwVgDkIUq6tW8VyijN6QQ0isEWsB9JuGgljrqz615ob7NJfsBpZ/s28/w2b-mail.png) no-repeat scroll 4px center transparent;
padding:7px 15px 7px 35px;
color:#666;
font-weight:bold;
text-decoration:none;
border:1px solid #D3D3D3;
-moz-border-radius: 4px;
-webkit-border-radius: 4px;
border-radius: 4px;
-moz-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
-webkit-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
}
.mbtbutton{
color:#666;
font-weight:bold;
text-decoration:none;
padding:6px 15px;
border:1px solid #D3D3D3;
cursor: pointer;
-moz-border-radius: 4px;
-webkit-border-radius: 4px;
-goog-ms-border-radius: 4px;
border-radius: 4px;
background: #fbfbfb;
background: -moz-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%, #f4f4f4 100%);
background: -webkit-gradient(linear, left top, left bottom, color-stop(0%,#fbfbfb), color-stop(100%,#f4f4f4));
background: -webkit-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
background: -o-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
background: -ms-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
filter: progid:DXImageTransform.Microsoft.gradient( startColorstr=&#39;#FBFBFB&#39;, endColorstr=&#39;#F4F4F4&#39;,GradientType=0 );
background: linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
}
#doulike-outer {
-moz-border-radius: 10px 10px 10px 10px;
-webkit-border-radius: 10px 10px 10px 10px;
-goog-ms-border-radius: 10px 10px 10px 10px;
border-radius: 10px;
background: none repeat scroll 0 0 transparent;
border: 1px solid #D3D3D3;
padding: 8px;
-moz-transition: all 0.3s ease-out;
-o-transition: all 0.3s ease-out;
-webkit-transition: all 0.3s ease-out;
-ms-transition: all 0.3s ease-out;
transition: all 0.3s ease-out;
width:480px;
}
#doulike-outer:hover{
background: none repeat scroll 0 0 #FFF;
-moz-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
-webkit-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
}
#doulike-outer td{
padding:3px 0;
}
</style>
<div id='doulike-outer'>
<div id='doulike'>
<table width='100%'>
<tbody>
<span style='font-style: italic; font-size: 30px; font-family: arial,sans-serif, verdana; color:#FF683F;'>Bu yazıyı beğendiniz mi?</span>
<tr>
<td>
<div id='fb-root'/><script src='http://connect.facebook.net/en_US/all.js#xfbml=1'/><fb:like font='' href='' layout='button_count' send='true' show_faces='false' width='300'/>
</td>
</tr>
<tr>
<td align='left'> <p style='color:#666; font-style:italic; margin:0px 0px 5px 0px; '>Yeni yazılar e-mail adresinize gelsin!</p>
<form action='http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify' class='emailform' method='post' onsubmit='window.open(&apos;http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify?uri=bloghocam&apos;, &apos;popupwindow&apos;, &apos;scrollbars=yes,width=550,height=520&apos;);return true' style='margin: 0pt;' target='popupwindow'>
<input name='uri' type='hidden' value='bloghocam'/>
<input name='loc' type='hidden' value='en_US'/>
<input class='mbttext' name='email' onblur='if (this.value == &quot;&quot;) {this.value = &quot;E-mail adresiniz...&quot;;}' onfocus='if (this.value == &quot;E-mail adresiniz...&quot;) {this.value = &quot;&quot;}' type='text' value='E-mail adresiniz...'/>
<input alt='' class='mbtbutton' title='' type='submit' value='Submit'/>
</form>
</td>

<td><p style='color:#666; font-style:italic; margin:0px 0px 5px 0px; '>Takip Edin!</p>
<a href='http://feeds.feedburner.com/bloghocam' rel='nofollow' target='_blank' title='RSS ile takip edin'><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhQc7n41Ddnh22Q1yGcYn6x8yCkO10gc_5r6AyvF2JEhvx7Ctg6QtP4y6EC3jHbepB_fM8hLOuFRT0j_CDy6tX-MqquUeqG2kRMFxD5_4UuF7s5IjyDoSzluqS-0i6io3mOGlab3KIq4UmD/s40/w2bRSS+.png'/></a>
<a href='http://twitter.com/bloghocam' rel='nofollow' target='_blank' title='Twitterda takip edin'><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGNmgsFZCGcMIgPlpIGq1I1Z2WA2AJQJaSkFXeg4OkL0hYu92rxy9zDwmA3J3_7O7zQDIF3QsIVqPn65NeAaVadgwI_niRD9JcWTRWm9gXpP4codyZB71srrLxY0CAkkxegUXQYsS-glQm/s40/w2bTwitter.png'/></a>
<a href='http://www.facebook.com/bloghocam' rel='nofollow' target='_blank' title='Facebookta takip edin'><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5H5OujcYieujX01Rx5pFiOALjZpv7ghAZ6bjrJ4MnB3XxWbSrwZEGDt32VmogRUX6pp24HJ3tYGeO1J7PXHAIWjDsNZ0iCB-N6vN94pJSWx3UTv0FPgjyFWm8y6OsTWLXJUD5aehO8lz0/s40/w2bFaceBook.png'/></a>
</td>
</tr>
</tbody></table></div></div>
</b:if>


Değiştirmeniz gereken yerler



http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify?uri=bloghocam&apos  yazan yerde bloghocam yerine kendi feedburner ID’nizi yazın.



input name='uri' type='hidden' value='bloghocam yazan yerde bloghocam yerine kendi feedburner ID’nizi yazın.



http://feeds.feedburner.com/bloghocam yazan yerde bloghocam yerine kendi feedburner ID’nizi yazın.



http://twitter.com/bloghocam yazan yere kendi twitter adresinizi ve http://www.facebook.com/bloghocam yazan yere kendi facebook adreswinizi yazın.

21 Kasım 2011 Pazartesi

Filigran İle Blogunuzda Paylaştığınız Resimleri Koruyun

Bu yazım blog yazılarında kendine ait görseller kullananları ilgilendiriyor.Blogunuzda kendi çektiğiniz bir fotoğrafı ,oluşturduğunuz bir çalışmayı yada ekran görüntüsünü paylaşmak istediğinizde başkalarının bu çalışmalarınızı izinsiz ve kaynak göstermeden kullanması kaçınılmazdır.Bu çalışmanızın size ait olduğunu ve kaynağının kendi blogunuz olduğunu göstermenin bir yolu vardır: Filigran…

 

Filigran ( Watermark ) Nedir?

 

Filigran yani watermark resmin bir köşesine eklenen yazı veya logodur.Bu yazı veya logo o resmin kaynağını gösterir.Genellikle şeffaf olurlar ve orjinal resmin görünmesini engellemezler.

 

Resimlerde Neden Filigran Kullanmalıyım?

 

Blogunuzda yayınladığınız resimlerde filigran varsa  bu blogunuzun özgün ve orjinal çalışmalar içerdiğini gösterir.Ayrıca filigranlı resimleriniz izinsiz kullanılsa bile resminde yazan blogunuzun adresi sayesinde blogunuzun ziyaretç sayısı artacaktır.

 

Resimlerime Nasıl Filigran Ekleyebilirim?

 

Filigran eklemek için çok sayıda program var ama ben size hem online hem de çok kolsay olan bir aracı tavsiye edeceğim… PicMarkr

 

Bu ücretsiz online araç ile resimlerinize kolayca filigran ekleyebilirsiniz.Şimdi denemek için bilgisayraımdaki bir resme bu araç ile filigran ekleyeceğim ve nasıl yaptığımı adım adım anlatacağım.

 

1.Adım: PicMarkr sitesine gidin ve filigran eklemek istediğiniz resmi seçin.Bilgisayarınızda bulunan resimlerden birini seçeceğiniz gibi Flickr, Facebook veya Picasa hesaplarınıza bağlanarak burada bulunan resimlerinizi de seçebilirsiniz.Resmi seçtikten sonra Go To Step2 butonuna basın.

Resimlerime Nasıl Filigran Ekleyebilirim?

2.Adım: Bu adımda resminizde görünmesini istediğiniz filigran türünü seçin.İstediğiniz yazı veya logoyu resmin istediğiniz bir köşesine yerleştirebileceğiniz gibi tüm resme dağılmasını da seçebilirsiniz.Yandaki örnek resimde görüntünün nasıl olacağı gösteriliyor.Filigranınızı belirledikten sonra Continue butonuna basın ve işlemi tamalayın.

Resimlerime Nasıl Filigran Ekleyebilirim?

Sonuç: Kısa süre sonmra resminizin filigran eklenmiş hali ekranda gözükecektir.Artık resmi bilşgasayırınıza indirebilir veya direk Facebook, Flickr veya Picasa albümlerinize gönderebilirsiniz.İşte benim örnek olarak kullandığım koala resminin filigran eklenmiş hali…

koala

17 Kasım 2011 Perşembe

ΤΟ ΠΟΛΥΤΕΧΝΕΙΟ ΠΑΡΑΜΕΝΕΙ ΕΝΑ ΖΩΝΤΑΝΟ ΚΑΛΕΣΜΑ



Πάνω σε τούτη την πεσμένη πόρτα
δώσαμε ξανά τον όρκο της νιότης,
της ζωής,
της λευτεριάς,
όρκο του ονείρου και της πράξης”
Γ. Ρίτσος
ΤΟ ΠΟΛΥΤΕΧΝΕΙΟ ΔΕΝ ΕΙΝΑΙ ΙΣΤΟΡΙΑ. ΕΙΝΑΙ ΠΟΡΕΙΑ ΑΓΩΝΩΝ ΚΑΙ ΔΙΕΚΔΙΚΗΣΕΩΝ ΓΙΑ ΕΙΡΗΝΗ, ΔΗΜΟΚΡΑΤΙΑ, ΕΛΕΥΘΕΡΙΑ, ΚΟΙΝΩΝΙΚΗ ΔΙΚΑΙΟΣΥΝΗ.
Το Πολυτεχνείο παραμένει ζωντανό, επίκαιρο, ελπιδοφόρο!

"Ο αγώνας του ανθρώπου ενάντια στην εξουσία, είναι ο αγώνας της μνήμης ενάντια στη λήθη." όπως έγραψε ο Μίλαν Κούντερα
Το μικρό αυτό αφιέρωμα είναι «Για να θυμούνται οι παλιότεροι και να μαθαίνουν οι νέοι»,
Το Πολυτεχνείο ήταν και θα είναι πάντα ένα ζωντανό κάλεσμα για την δημοκρατία, και την ελευθερία, θα είναι ζωντανό μέσα σε κάθε ελεύθερο μυαλό.
Τα ιδανικά της ελευθερίας, της ανεξαρτησίας, της ειρήνης, της αγάπης για τη ζωή και τον άνθρωπο, παραμένουν ζωντανά και θα παραμένουν επίκαιρα και αναλλοίωτα, όσα χρόνια και αν περάσουν από εκείνη την εξέγερση. Πάντα επίκαιρα, ιδιαίτερα που τα κατοπινά χρόνια, κάποιοι άκαπνοι και απόντες εκείνης της εξέγερσης, καπηλεύτηκαν είτε για να ανέλθουν πολιτικά , είτε ενάντια στους μετέπειτα αγώνες του λαού αποπροσανατολίζοντας την πορεία του .

Η εξέγερση του Πολυτεχνείου - 17 Νοέμβρη 1973



Από την αρχή του 1973 εκφράστηκε με ανεβασμένες μορφές πάλης η λαϊκή αγανάκτηση ενάντια στην αμερικανοκίνητη χούντα όπως η κατάληψη της Νομικής, το Φλεβάρη του 1973, η διαδήλωση στις 4 Νοέμβρη 1973, με αφορμή το μνημόσυνο του Γ. Παπανδρέου, όπου έγιναν και συλλήψεις αλλά και η διαδήλωση 3.000 φοιτητών για συμπαράσταση στους συλληφθέντες στις 8 Νοέμβρη. Οι διαδηλώσεις συνεχίστηκαν στις σχολές.
Την Τετάρτη 14 Νοέμβρη 1973, το πρωί εκατοντάδες φοιτητές του Πολυτεχνείου συγκεντρώνονται στο προαύλιο του Ιδρύματος. Αρχίζουν συνελεύσεις για να αποφασίσουν πώς θα αντιμετωπίσουν το νέο σχέδιο της χούντας για την υποταγή του κινήματος.
Συγκέντρωση γίνεται και στη Νομική που αποφασίζει να κατευθυνθεί στο Πολυτεχνείο. Στις 2.00 μ.μ., 5.000 περίπου φοιτητές έχουν συγκεντρωθεί στο Πολυτεχνείο, ενώ αρχίζει να μαζεύεται και άλλος κόσμος. Η Πατησίων δονείται από τα συνθήματα κατά της χούντας. Η Ασφάλεια κινητοποιείται και καλεί τους συγκεντρωμένους να αποχωρήσουν.


Οι συγκεντρωμένοι φοιτητές στο Πολυτεχνείο συγκροτούν μια επιτροπή κατάληψης. Κλείνουν οι πόρτες και στις 8.30 το βράδυ γίνεται η πρώτη συνεδρίαση της συντονιστικής επιτροπής. Αμέσως οι πρώτες προκηρύξεις σκορπίζονται στην Πατησίων που είχε κλείσει από τον συγκεντρωμένο κόσμο. Ακούγονται τα πρώτα συνθήματα «Ψωμί-παιδεία-ελευθερία», «20% για την παιδεία» και «Κάτω η χούντα».
Την Πέμπτη 15 Νοέμβρη 1973, η κατάληψη αποτελεί πόλο έλξης του λαού της Αθήνας που αρχίζει να συρρέει στο Πολυτεχνείο.
Ως τις 9.30 το βράδυ η κατάληψη έχει πυκνώσει ενώ ο λαός στους γύρω από το Πολυτεχνείο δρόμους, φωνάζει αντιαμερικανικά και αντιχουντικά συνθήματα.
Οι συγκεντρωμένοι παραμένουν όλη τη νύχτα για συμπαράσταση στους φοιτητές της κατάληψης του Πολυτεχνείου.
Η ανταπόκριση του κόσμου ξεπερνά κάθε προσδοκία και για πρώτη φορά δημιουργείται η πεποίθηση ότι η χούντα μπορεί να πέσει. Ταυτόχρονα οι συνελεύσεις δίνουν και το ιδεολογικό στίγμα του αγώνα.

Την Παρασκευή 16 Νοέμβρη 1973 μπαίνουν σε λειτουργία οι πομποί του ραδιοφωνικού σταθμού στους 1.050 χιλιόκυκλους που μεταφέρουν το μήνυμα του αγώνα σε όλη την Αθήνα που παρακολουθεί τα γεγονότα.

Στις 9 το πρωί στήνονται τα πρώτα οδοφράγματα και σχηματίζονται δύο μεγάλες διαδηλώσεις στην Πανεπιστημίου και στη Σταδίου.
Το μεσημέρι επιτροπή των αγροτών από τα Μέγαρα, που είχαν ξεσηκωθεί ενάντια στις απαλλοτριώσεις της γης τους, επισκέπτονται τη Συντονιστική Επιτροπή και ο σταθμός μεταδίδει: «Ο λαός των Μεγάρων στέκεται και υπόσχεται να αγωνιστεί στο πλευρό του φοιτητικού και εργαζόμενου λαού... Ο αγώνας είναι κοινός... Δεν είναι μόνο για την πόλη των Μεγάρων ή το Πολυτεχνείο... Είναι για την Ελλάδα. Για το λαό της που θέλει να καθορίσει τη ζωή του. Να πορευτεί στο δρόμο της προκοπής. Βασική προϋπόθεση, η ανατροπή της δικτατορίας και η αποκατάσταση της δημοκρατίας».
Οι συγκεντρωμένοι έξω από το Πολυτεχνείο τραγουδάνε το «πότε θα κάνει ξαστεριά».
Το απόγευμα οι διαδηλωτές στο χώρο γίνονται χιλιάδες με συμμετοχή των εργατών. Έτσι στις 6 το απόγευμα αρχίζουν οι συγκρούσεις διαδηλωτών και Αστυνομίας με πολλούς τραυματίες.
Στις 7 το απόγευμα μεγάλη διαδήλωση κατευθύνεται στο Πολυτεχνείο και η Αστυνομία χτυπάει. Εμφανίζονται τεθωρακισμένα της Αστυνομίας και πέφτουν οι πρώτοι πυροβολισμοί. Στη Σόλωνος, στην Κάνιγγος, στη Βάθη, στην Αριστοτέλους, στην Αλεξάνδρας, στην πλατεία Αμερικής γίνονται μάχες σώμα με σώμα.



Στις 9.30 η Αστυνομία απαγορεύει την κυκλοφορία στο κέντρο της Αθήνας μέχρι νεοτέρας διαταγής.
Στις 11 το βράδυ ο ραδιοσταθμός και τα μεγάφωνα καλούν τον κόσμο να μη φύγει. Οι αύρες έχουν κυκλώσει το χώρο του Πολυτεχνείου και τα δακρυγόνα έχουν πνίξει την περιοχή.

Όσοι μένουν ανάβουν φωτιές για να εξουδετερώσουν τα δακρυγόνα και στήνουν οδοφράγματα.
Λίγο μετά τα μεσάνυχτα, ( Σάββατο 17 Νοέμβρη) τα πρώτα τανκς εμφανίζονται, ενώ στο νοσοκομείο που οργανώθηκε στο Πολυτεχνείο, μεταφέρονται όλο και περισσότεροι νεκροί και τραυματίες.
Στη 1 μετά τα μεσάνυχτα τα τανκς έχουν ζώσει το Πολυτεχνείο. Τα μεγάφωνα και ο ραδιοσταθμός μεταδίδουν: «Μην φοβάστε τα τανκς», «Κάτω ο φασισμός», «Φαντάροι είμαστε αδέρφια σας. Μη γίνετε δολοφόνοι».
Στις 1.30 τα τανκς ξεκινούν με αναμμένους τους προβολείς. Οι φοιτητές τοποθετούν μια «Μερσεντές» πίσω από την κεντρική πύλη για να εμποδίσει την είσοδο των τανκς. Οι φοιτητές είναι ανεβασμένοι στα κάγκελα, τραγουδούν τον εθνικό ύμνο και φωνάζουν στους φαντάρους: «Είμαστε αδέρφια».
Δίνεται διορία 20 λεπτών για να βγουν οι έγκλειστοι, ενώ ένα τανκ παίρνει θέση απέναντι στην είσοδο. Η Συντονιστική Επιτροπή προσπαθεί να διαπραγματευτεί την ασφαλή έξοδο του κόσμου.
Ωρα 2.50, ξημερώματα του Σαββάτου 17 Νοέμβρη. Ο επικεφαλής αξιωματικός με μια κίνηση του χεριού του, δίνει την εντολή να ξεκινήσει το τανκ.
Η πόρτα πέφτει και το τανκ συνεχίζει την πορεία του φτάνοντας μέχρι τις σκάλες του κτιρίου «Αβέρωφ».
Μαζί του μπαίνουν ασφαλίτες και άντρες των ΛΟΚ. Πέφτουν πυροβολισμοί. Υπάρχουν φαντάροι που βοηθούν τους φοιτητές να φύγουν, αλλά στις εξόδους τούς περιμένουν ασφαλίτες και συλλαμβάνουν και τους κυνηγούν , οι κάτοικοι των γύρω πολυκατοικιών τους προσφέρουν άσυλο.
Στις 3.20 δεν υπάρχει πλέον κανένας στο Πολυτεχνείο έχει εκκενωθεί πλήρως.
Πολλοί φοιτητές φοβούμενοι την σύλληψη, αν και βαριά τραυματισμένοι, αρνούνται τη μεταφορά τους στο

Babamın öldüğü gün birine aşık olmuştum. 
Bazen öyle olur.. Her şey üst üste gelir..
Polis olmasaydım; 'katil olurdum'.
Çünkü sahici bir sarsıntı,sahte bir dengeden iyidir.
Binlerce ceset,binlerce katil ve bir evlilik gördüm.
Seni, 'intihar ettiğin gün tanıdım' kızım.
Seninle 'o gün' barıştım.
Şimdi 'sadece geceleri', yapayalnız ve yalınayak anlayabildiğim şeyler var.
Şimdi 'benim de yalanlara inanmaya ihtiyacım var'. Bütün 'çaresiz insanlar' gibi, dağılan bir okul gibi.
Acılarımız da birbirine benziyor artık kızım..
Birbirine benzeyen parmaklar gibi. Ama her birinin 'eşsiz' bir izi var.
Bazen gözlerim doluyor karanlıkta..
Ama fısır fısır konuşmaya başlıyorsun yine kulağımın dibinde. Hiç susmuyorsun. Ağlamama asla müsaade etmiyorsun.
Her şey affedildi babacık diyorsun. Hiç ayrılmayacağız diyorsun.
Keşke hep yanında olsaydım diyorum böyle konuştuğunu duyunca.
Bu kış çok kar yağar,belki beraber kayboluruz diyorsun sen bana.
Ama kar taneleri birbirine benzemez ki kızım.?
'Cesetler de' benzemez.?
Ama 'bir cinayet', başka bir cinayeti hatırlatır her zaman.
Koşan atlar, düşen atları hatırlatır.
Yağmur yağar..
..Durur..
..Tekrar başlar..
Yanlış yolda yürümek, doğru yolda beklemekten iyidir.
Beşikten mezara kadar.
Karanlıkta 'herkesle' çarpışabilir insan.
Yalan mı söylüyorum sana?
Affet beni kızım.
Affet...
Bir sürü doğru söyledik ama..
Hiç burnumuz kısalmadı ki kızım..

Behzat Ç.

Bumads Reklam Platformu ile Binlerce Bloga Ulaşın!

Artık hiçbir şey eskisi gibi değil; masallar bile… Ezeli rekabet iş dünyasında devam ediyor! Tavşan ve kaplumbağa bu kez “Bumads” rövanşında karşılaşıp, yeni ürünlerini daha iyi tanıtmak için kıyasıya bir yarışa koyulurlar. İkisi de başarıyı geleneksel medyanın yanı sıra sosyal medya reklamlarında arar. Kahramanlarımızdan biri ise Bumads’in sosyal medyadaki gücünü keşfetmiş, markasını bol bol konuşturmanın formülünü çoktan bulmuştur.

Hürriyet İnternet Grubu’nun sosyal medya reklam platformu Bumads için hazırlanan viral video, aslında bu yeni reklam modelini çok da güzel anlatıyor. Bumads, markaların binlerce Bumerang üyesi blog ve niş web sitesinde advertorial formatında, içerik tabanlı reklam yayınlayarak hedef kitlelerine kolayca ulaşmasını sağlıyor. Bu reklamlar blogların diğer içerikleri ile aynı alanlarda yer alıyor ve daha sonra blog sahiplerinin sosyal medya hesaplarından da paylaşılarak yüksek erişim yaratıyor. Sosyal medyada paylaşılabilmesinin yanında içerik tabanlı olması sayesinde arama motorları tarafından da indekslenen reklamlar, olumlu bir SEO etkisi sağlıyor ve aylar boyunca erişilmeye devam ediyor.

Bumads ürün tanıtımlarının yanı sıra, kampanya duyuruları, sosyal sorumluluk projeleri, kurumsal mesajlar, marka ve kriz iletişimi gibi konularda da markaların hedefledikleri kitleye uygun blog ve web siteleri aracılığı ile ulaşmalarına rehberlik ediyor.

Bugüne kadar Ruffles, Sony, Adidas gibi bir çok önde gelen marka tarafından tercih edilen Bumads hakkında detaylı bilgi almak için http://www.bumads.com.tr web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Eğer bir blog ya da web sitesi sahibiyseniz, sitenizde Bumads içeriklerini yayınlayarak para kazanmak içinse http://bumerang.hurriyet.com.tr adresinden kolayca Bumerang'a üye olabilirsiniz!

Bir bumads advertorial içeriğidir.

16 Kasım 2011 Çarşamba

Son Google Güncellemesi Ve Etkileri

Bir süre önce Google, resmi blogunda yeni algoritmasını duyurmuştu.Bu algoritmaya geçmeden önce Google geçtiğimiz yıl ki davranışlarını incelemkte fayda var.

Google 8 ay önce duyurduğu Caffeine güncellemesinde arama sonuçlarında kaliteli vegüncel sitelere öncelik vermeyi hedeflemişti.Devamında gelen Panda güncellemesi ile de sadece AdSense geliri elde etmek amaçlı kurulan düşük kaliteli sitelerin trafiğini azaltmak istemişti.

 

Google’ın bbu son güncellemesi de bu iki agüncellemenin devamı niteliğinde gözüküyor.Google’ın hedefi güncel ve değerli içeriğe sahip siteleri arama sonuçlarında üst sıralarda göstermek.

Son Google Güncellemesi Ve Etkileri

Google Güncellemesi Site Trafiğine Nasıl Etki Edecek?

 

Öncelikle bu güncelleme ile SEO uzmanları tarafından sürekli vurgulanan ve benimde yazılarımda sık sık belirttiğim arama motoru için değil insanlar için yazın tavsiyesi tdaha da önem kazanacak gibi duruyor.Bu güncellemeden orjinal ve yeni içerik yayınlayan siteler kazançlı çıkarken, başkalarının içeriğini kopyalayan ve sadece arama motoru ile AdSense geliri hedegleyen siteler büyük darbe görecek.

 

Örneğin arama motoruna Sergen Yalçın yazdığınızda onun biyografisi veya resimleri yerine son yaptığı röportajlar ve onunla ilgili yapılan son haberler karşiımıza çıkacak.

Google’ın bu algoritma güncellemeleri kısa zamanda ani değişimler göstermez.Bu yüzden etkilerini yavaş yavaş göreceğiz.

11 Kasım 2011 Cuma

Jquery İle Dikey Sabit Açılır Menü

Jquery adı verilen Java Script kütüphanesini çok seviyorum.Jquery sayesinde bloglarımızın görselliğini ve işlevselliğini bir hayli arttırabiliyoruz.Bu yazıda vereceğim örnek te blogunuzun görselliğini ve kalitesini arttırmaya yönelik bir menü.

Jquery İLe Dikey Sabit Açılır Menü

Resimde gördüğünüz dikey menü Jquery ile yapılmıştır ve sabittir.Yani sayfayı aşağıya kaydırsanız bile o menü hep gözükecektir.Ayrıca menüdeki butonların üzerine geldiğinizde sağa  doğru slide efektiyle açılır.Menünün nasıl göründüğünü ve nasıl çalıştığını resme bakarak anlamak zor.Bu yüzden aşağıdaki videoyu hazırladım.Videoyu izleyerek daha net anlayabilirsiniz.

Şimdi menüyü blogunuza nasıl ekleyeceğinize geçelim.

1.Adım: İlk olarak şablonunuzdan ]]></b:skin> kodunu bulun ve bunun hemen üstüne aşağıdaki kodları ekleyin.

ul#menusisi {
position: fixed;
margin: 0px;
padding: 0px;
top: 50px;
left: 0px;
list-style: none;
z-index:9999;
}
ul#menusisi li {
width: 100px;
}
ul#menusisi li a {
display: block;
margin-left: -50px;
width: 100px;
height: 55px;
background-color:#141414;
background-repeat:no-repeat;
background-position:48px center;
border:1px solid #cfcfcf;
-moz-border-radius:0px 10px 10px 0px;
-webkit-border-bottom-right-radius: 10px;
-webkit-border-top-right-radius: 10px;
-khtml-border-bottom-right-radius: 10px;
-khtml-border-top-right-radius: 10px;
/*-moz-box-shadow: 0px 4px 3px #000;
-webkit-box-shadow: 0px 4px 3px #000;
*/
opacity: 0.8;
filter:progid:DXImageTransform.Microsoft.Alpha(opacity=80);
}
ul#menusisi .beranda a{
background-image: url(http://lh6.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJaBfhOhI/AAAAAAAAD_0/nV3ITEV9d3M/d/nav_home.png);
}
ul#menusisi .tentang a{
background-image: url(http://lh4.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJaX0yaqI/AAAAAAAAD_4/GZhfUKvK588/d/nav_info.png);
}
ul#menusisi .cari a{
background-image: url(http://lh3.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJejnwlAI/AAAAAAAAEAE/B_LZd63vGeI/d/nav_search.png);
}
ul#menusisi .komentar a{
background-image: url(http://lh3.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJaFyqDGI/AAAAAAAAD_w/pNO6TUSigBg/d/nav_comment.png);
}
ul#menusisi .rssfeed a{
background-image: url(http://lh3.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJaabJhzI/AAAAAAAAEAA/Oo4mhwCwzbI/d/nav_rss.png);
}
ul#menusisi .alat a{
background-image: url(http://lh3.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJelocqyI/AAAAAAAAEAI/6SmP-UHv-eg/d/nav_tools.png);
}
ul#menusisi .kontak a{
background-image: url(http://lh6.ggpht.com/_xcD4JK_dIjU/S9BJaVZkksI/AAAAAAAAD_8/g5fo6OKT5wE/d/nav_mail.png);
}


2.Adım: Şablonunuzdan </head> kodunu bulun ve hemen üstüne aşağıdaki kodları ekleyin.



<script src='http://www.google.com/jsapi'/>
<script>
google.load(&quot;jquery&quot;, &quot;1.3.2&quot;);
</script>
<script type='text/javascript'>
$(function() {
$(&#39;#menusisi a&#39;).stop().animate({&#39;marginLeft&#39;:&#39;-50px&#39;},1000);
$(&#39;#menusisi &gt; li&#39;).hover(
function () {
$(&#39;a&#39;,$(this)).stop().animate({&#39;marginLeft&#39;:&#39;-2px&#39;},200);
},
function () {
$(&#39;a&#39;,$(this)).stop().animate({&#39;marginLeft&#39;:&#39;-50px&#39;},200);
}
);
});
</script>


3.Adım: Son olarak şablonunuzdan </body> kodunu bulun ve hemen üstüne aşağıdaki kodları ekleyin.



<ul id='menusisi'>
<li class='beranda'><a href='http://bloghocam.blogspot.com' title='Ana Sayfa'/></li>
<li class='tentang'><a href='http://bloghocam.blogspot.com/p/hakkmda.html' title='Hakkımda'/></li>
<li class='cari'><a href='http://bloghocam.blogspot.com/p/arsiv.html' title='Arşiv'/></li>
<li class='alat'><a href='http://bloghocam.blogspot.com/p/kaynaklar.html' title='Kaynaklar'/></li>
<li class='rssfeed'><a href='http://bloghocam.blogspot.com/p/takip-et.html' title='Takip Et'/></li>
<li class='komentar'><a href='http://bloghocam.blogspot.com/p/misafir-blogculuk.html' title='Misafir Blogculuk'/></li>
<li class='kontak'><a href='http://bloghocam.blogspot.com/p/iletisim.html' title='İletişim'/></li>
</ul>


Düzenlemeniz Gereken Yerler


3.Adımdaki kodlarda menüdeki butonlara linkler verilmiştir.Ben örnek olması açısından blogumdaki sayfaların linklerini ekledim ( hakkımda, iletişim, takip et…vs.). Buradaki linkleri ve yanınlarındaki açıklamaları kendinize göre değiştirin.

9 Kasım 2011 Çarşamba

Blogunuz için Google Plus Sayfası Oluşturun

Bayramda aile büyüklerini ziyaret etmekten RSS okuyucuma gelen yeni yazıları okuma fırsatı bulmuştum.Bu 3 günlük arada Google Plus’ın merakla beklenen sayfalar özeliğini duyurduğunu farkettim.Peki Google Plus’ta sayfa nasıl oluşturuluyor?

 

1.Adım: Google Plus’ın sayfa oluşturma adresi olan https://plus.google.com/pages/create sayfasını ziyaret edin.Bu sayfada sizden kategori seçmeniz isteniyor.Siz blogunuz için bir sayfa oluşturacağınız için Other kategorisini seçin.

Google Plus Sayfa Oluşturma

2.Adım: Kategoriyi seçtikten sonra sizden bazı bilgiler istenecek.İlk kutuya b-sayfanızın adını, ikinci kutuya blog adresinizi yazın.Üçüncü seçenekte sayfanız için yaş sınırı koyup koymayacağınızı belirttikten sonra hemen altındaki kutucukları ( ilki yenilikleri hakkında bilgilendirilmerniz için, ikincisi sayfa şartlarını kabul etmeniz için) işaretleyin ve Create butonuna basın.

Google Plus Sayfa Oluşturma

3.Adım: Sayfanızı oluşturduktan sonra sıra biraz düzenleme yapmakta.Tagline kısmına bir tanım cümlesi yazın.Daha sonra sayfanız için bir profil resmi seçin ve Continue butonuna basın.

Google Plus Sayfa Oluşturma

4.Adım: Sıra sayfanızı Google Plus çevrelerinizdekilere duyurmaya geldi.Sayfanızı duyurmak istediğiniz çevreleri seçtikten sonra Finish butonuna basın.

Google Plus Sayfa Oluşturma

Tebrikler Google Plus sayfanız hazır.

 

Blog Hocam’ı Google Plus’ta Çevcrelerinize Ekleyin

Google Plus sayfalar özellilği güncelliğini kaybetmeden blogumda paylaşmak istedim.Bu yüzden detaylı bir şekilde inceleme fırsatı bulamadım.Kısa bir süre sonra Google Plus sayfalarla ilgili daha detaylı bir yazı hazırlayıp blogda yayınlarım.

 

Bundan sonra blogumla ilgili güncellemeleri Blog Hocam Google Plus Sayfasından da takip edebilirsiniz.Eğer Google Plus hesabınız varsa Blog Hocam’ı çevrelerinize eklemeyi unutmayın.

8 Kasım 2011 Salı

Τα τσικό του ΚΚΕ

"Πανό στην Ακρόπολη από μέλη της νεολαίας ΣΥΡΙΖΑ" σήμερα, σύμφωνα με τα ειδησεογραφικά σάιτ.
Όταν ο Μανδραβέλης τους λέει ότι "θέλουν να γίνουν ΚΚΕ όταν μεγαλώσουν" θίγονται ή αισθάνονται την ανυπομονησία να τα κυριεύει;

3 Kasım 2011 Perşembe

Blogger Profilinizi Google Plus Profilinizle Değiştirdiniz Mi?

Google’ın tüm servislerini birbirine entegre etme süreci devam ediyor.Geçtiğimiz günlerde bunlara bir yenisi daha eklendi.Artık Google Plus profilleri Blogger’a entegre edilebiliyor.

Bildiğiniz gibi herkesin bir Blşogger profili var.Blogger’da bu profille yaptığınız yorumlarda isminize tıklandığında bu profl sayfası açılıyor.Google’ın bu yeni hamlesinden sonra insanlar yorumlardaki isminize tıkladığında doğrudan Google Plus profilinize yönlendirilecek.

 

Blogger profilinizi Google Plus  profilinizle değiştirmek için http://draft.blogger.com/switch-profile.g adresine gidin ve onay kutucuğunu işaretledikten sonra Şimdi Geçiş Yapın butonuna basın.

 

Blogger profilini Google Plus profilli ile değiştirme

Τι πρέπει να κάνει ένας νέος άνθρωπος το αμέσως επόμενο διάστημα

Με τις δεδομένες συνθήκες, όπως εγώ έτσι και αρκετοί στην ηλικία μου θα είναι άνεργοι και χωρίς μέλλον και όνειρα. Οπότε θα βάλω λίγο κάτω το τι πρέπει να κάνει κάποιος στη θέση μου. Μάλλον καλύτερα τι θα τον συμφέρει περισσότερο. Βέβαια μπορεί να κάνω και λάθος σε όλα αυτά Οπότε δέχομαι διορθώσεις.
Υπάρχουν όμως μερικά δεδομένα που δεν πρέπει να τα παραμελλούμε.
Το παρακάτω μιλάει για μετανάστευση.

1)Καλό είναι να πάει κανείς σε κάποια χώρα που μιλάει την γλώσσα. Αν πχ ξέρεις Γερμανικά πήγαινε γερμανία ή σε κάποια γερμανόφωνη. Αν ξέρεις αγγλικά έχεις μεγαλύτερες επιλογές. Όχι όμως Αγγλία. Η αγγλία δεν είναι στα καλύτερά της. Είναι βασικά στα χειρότερά της. Με μεγάλη ανεργεία και χωρίς μέλλον. Οι εξεγέρσεις του καλοκαιριού μας δείχνουν την κοινωνική αναταραχή που είναι σαν μπαρούτι. Οπότε εγώ δεν θα πήγαινα. Επίσης ένα δημοσίευμα της guardian δείχνει σύντομα επέμβαση στο Ιράν απο την Αγγλία και τις ΗΠΑ. Οπότε εγώ δε θα πήγαινα.

2)Η Ελλάδα παραμένει στο ευρώ. Τότε ακόμα έχουμε δρόμο για την πτώση της ευρωζώνης. Άρα μία χώρα πχ. Γερμανία, Ολλανδία και άλλες πιο ανεπτυγμένες είναι ένας καλός προορισμός. Προτείνω να αποφύγει κανείς (κυρίως χαζογκόμενες) τηνΙσπανία. Εκεί η ανεργεία και η φτώχεια είναι στα ίδια επίπεδα απο εδώ. Αν θες να ζήσεις όπως εδώ τότε μείνε εδώ. Εκτός αν θες να πας για σεξοτουρισμό στην Ισπανία για τους λατίνους (που νταξ, 90% γι'αυτό παν αλλά δε το παραδέχονται). Επίσης και η Πορτογαλία και η Ιταλία πλέουν στον ίδιο κουβά με τα δικά μας σκατά. Οπότε απέφυγε γενικά Μεσόγειο.

3) Η Ελλάδα την κάνει απο το Ευρώ. Τότε τρεχάτε ποδαράκια μου. Πραγματικά είναι το σενάριο που ναι μεν καταστρέφει την καπιταλιστικ΄γ οικονομία σε παγκόσμιο επίπεδο (και δεν είναι υπερβολή),αλλά αν γίνει αυτό τότε καλύτερα να μην είσαι κοντά στην κατεδάφιση. Χώρες που θα πρότεινα είναι η Αυστραλία (γενικά σε εκείνη την ήπειρο), ο Καναδάς (αν και λίγο επίφοβο) και η Σκανδιναβία. Όχι οτι δε θα επηρεαστούν απο την κρίση που θα προκύψει. Το αντίθετο μάλιστα. Αλλά σε περίπτωση γενικευμένης σείραξης ο Καναδάς γενικά είναι ουδέτερος σε πολεμικές επεμβάσεις. Το ίδιο και η φιλειρηνική σκανδιναβία. Η Αυστραλία είναι αρκετά μακριά και επίσης επηρεάζεται σχεδόν τελευταία απο την αλυσιδοτή αντίδραση κατάρρευσης του τραπεζικού συστήματος.

4) κάπου εδώ κοντά δεν θα το πρότεινα πάντως. Σε οποιαδήποτε περίπτωση κοντά στο Ισραήλ (ειδικά τώρα που κατεβαίνουν δύο πλοία προς τη Γάζα και μετά απο διπλωματική ήττα του Ισραήλ σε διπλωματικό επίπεδο, αφού αναγνωρίστηκε απο την UNESCO το παλαιστηνιακό κράτος) είναι επικίνδυνα. Ειδικά και αν είσαι ανάμεσα ή κοντά και στη Τουρκία. Ελλάς - Τουρκία συμμαχία. Αλλά όπως είχε βγάλει παλιά η Ελευθεροτυπία σε ένα άρθρο της: Όταν η Ελλάδα δεν αγοράζει αξοπλισμούς τότε έχουμε θερμό επεισόδιο στο Αιγαίο. Και αυτή τη περίοδο δεν είναι καλό να είσαι σε θερμά επεισόδια, γιατι ίσως γίνεις βραστός.

Οπότε: Το καλύτερο θα ήταν να πάς ψηλά. Σκανδιναβία. Ή σε μία χώρα που δεν μπλέκεται πολύ πολύ στο διεθνές προσκύνιο, έχει ανανεώσημες πηγές ενέργειας, και είναι σχετικά αυτόνομη.

Τώρα φυσικά δε μιλάω για ανθρώπους που θέλουν να κάνουν καριέρα. Αυτό τελείωσε. Τώρα μιλάμε για επιβίωση και ίσως μία καλύτερη ποιότητα ζωής. Γιατί φτάσαμε στο επίπεδο ζωής του '50. Ναι, τότε που μετανάστευαν για το αμέρικα χιλιάδες ανθρώπινων ψυχών. Ενώ βλέπεις πως μερικοί ακόμα μιλάνε για ηθική, τάξη και πως ο καλός πάει μπροστά. Είναι αυτά τα τσουτσέκια που οδηγάν Porsche Cayen και ενώ εσύ πεινάς αυτοί σκέφτονται τις επόμενες εξωτικές διακοπές τους. Και για να ρίξω την μπιχτή μου: Εσύ που μου λες οτι δεν αλλάζει τίποτε, Εσύ που λες ειρήνη και οτι η βία δεν είναι λύση, Πόσο ήσυχη έχεις την συννείδησή σου τώρα που το παιδί σου το αποχαιρετάς στο αεροδρόμιο; Εσύ που του έλεγες πάντα μη μιλάς για να βρεις δουλειά. Μην αντιδράς. Μην Μην Μην...Τώρα;

Καλημέρες!!!

Καλημέρες!!!