22 Ocak 2014 Çarşamba

Blogspot.Com.Tr İle Gelen Problemler

Blogger kullanıcıları, son günlerde gelen Türkiye’ye özel domain yönlendirmesiyle adeta şok olmuş durumda. 2 gündür e-posta ve sosyal platformlar aracılığıyla gelen soruların yarısı bu konu üzerine.

Daha önce 18 ülkeye bu özelliği getiren Blogger, son olarak Türkiye’de blogismi.blogspot.com olan domainleri blogismi.blogspot.com.tr olarak değiştirdi. Bununla birlikte sıfırlanan Alexa ve PageRank değerleri ile çalışmamaya başlayan Google Friend Connect yani İzleyiciler gadgetı blog yazarları arasında ciddi sıkıntılara yol açtı.

2 gündür neredeyse tüm mesaimi bu konuyu araştırmaya ve mağduriyetimizi gidermeye harcadım. Sonunda Blogger’ın yaptığı bu güncellemenin "country-code Top Level Domain" (ccTLD) adı verilen bir yönlendirme olduğunu öğendim. Bu yönlendirmeyi de blogumuza küçük bir script ekleyerek engelleyebiliyoruz. Yapmanız gereken şey Blogger kumanda panelinize giriş yaparak  Şablon > HTML’yi Düzenle yolunu izleyin ve <head> kodunun altına aşağıdaki script kodlarını yapıştırın.

 

<script type='text/javascript'> var str= window.location.href.toString(); if ((str.indexOf('.com/'))=='-1') { var str1=str.substring(str.lastIndexOf(".blogspot.")); if (str1.indexOf('/')=='-1') { var str2=str1; } else { var str2=str1.substring(0,str1.indexOf('/')+1); } window.location.href =window.location.href.toString().replace(str2,'.blogspot.com/ncr/'); } </script>

 

Şablonu kaydettikten sonra blogunuzu eskisi gibi blogspot.com uzantısıyla kullanmaya devam edebileceksiniz. Artık Google Friend Connect gadgetı da çalışır ve görünür durumda.

 

Blogspot Com Tr Çözümü

 

Yapmış olduğumuz bu işlem başka sorunlara yol açar mı bunu bilemiyorum ama ben kullanacağım. İsteyenler bu yöntemi hemen uygulayabilir, isteyenler bir süre Blog Hocam’ı gözlemleyip bir sorun yaşanmadığına emin olduktan sonra uygulayabilir. Kararı size bırakıyorum.

Bloglama Stratejisi

“Blog” kavramının temelinde yatan hikaye; insanın bilgisini, duygusunu, düşüncesini, deneyimini, zevkini karşıdakine ulaşıtrmaktır. Basit düşündüğümüzde hepimiz bu yüzden blog yazıyoruz değil mi? Ancak kimileri bunu istediği ölçüde başarabilirken, kimileri sadece çevresindekilere ulaşabiliyor. Peki aradaki fark ne? Birçok etken sayabiliriz elbette. Benim üzerinde durmak istediğim konu ise stateji. Yani hedefe ulsaşmak için saptadığmız plan. Sürdürülebilir, doğru bir strateji ile blogunuzun hedeflerine daha kolay ulaşabileceğinize inanıyorum. Aşağıda, Blog Hocam’a uyguladığım bloglama stratejisinden genel olarak bahsetmeye çalıştım.

bloglama stratejisi

1. Planlama

Her işimde olduğu gibi blog yazarlığında da planlı programlı hareket etmeye özen gösteriyorum. Dolayısıyla her ay oturup istatistikleri analiz eder, okuyucu taleplerini değerlendirir, trend konuları ve aklıma gelen yeni fikirleri not alırım. Daha sonra beyin fırtınası yaparak yazabileceğim konuları belirler ve bunların listesini yaparım.

Ardından belirlediğim konuları içerik takvimine yayınlayacağım günlere yerleştiririm. Yani hangi gün hangi yazıyı yayınlayacağımı daha en baştan planlarım. Böylece önceliklerimi ve yapmam gerekenleri düzene koymakta daha başarılı oluyorum.

2. Araştırma

Bazen kişisel görüş ve deneyim içeren yazılar yazsam da genellikle bilgi veren, öğretici içerikler oluşturuyorum. Bunlar blog yazararını yönlendirici nitelikte yazılar olduğu için onlara doğru ve detaylı bilgi vermenin şart olduğuna inanıyorum. Bu yüzden yazacağım konu hakkında çok detaylı bir araştırma yaparım.

Konuyla ilgili daha önce yazılmış yerli ve yabancı kaynakları araştırır, makaleleri ve röportajları okur, gerektiğinde kendi deneme ve testlerimi yapar, bunları ekran görüntüleriyle desteklemeye çalışırım. Araştırma aşaması en fazla vakit alan ve emek gerektiren aşamadır ama sonunda ortaya çıkan ürünü gördüğünüzde “uğraştığıma değdi”
diyebiliyorsanız sorun yok :)

3. Yazma

Artık yazacağım yazının taslağı hazırdır. Benzetmek gerekirse un, su ve şekerimi önüme amışımdır, sıra helvayı kavurmaya gelmiştir.  Başlık belirleme, yazıyı biçimlendirme, imla ve yazım yanlışlarını düzeltme gibi işlemler bu aşama gerçekleşir. Bakıldığında en kolay aşama gibi gözükse de en çok hatayı yaptığım aşamanın yazma aşamsını olduğunu itiraf etmeliyim.

4. Pazarlama

Yazıyı yayınladıktan sonra pazarlama, tanıtım, promosyon adına ne derseniz deyin zorlu bir sürece girilir. Öncelikle sosyal medyada paylaşmak için yazının linkini kısaltırım. Daha sonra aktif kullandğım sosyal medya platfomlarında yazıyı farklı gün ve saatlerde paylaşmak üzere programlarım. Bitti mi? Elbette hayır…

Yazdığım konuyla ilgi çelitli forum ve bloglarda yapılan tartışmalan olup olmadığına bakar, varsa bu tartışmalara katılarak yazıyı pazarlamaya çalışırım.

5. Etkileşim

Bu aşama bazenen keyif aldığım, bazen de çileden çıktığım aşama oluyor :) Etkileşim aşamasında okuycuların yazıya yadzığı cevapları ve sosyal meyda üzerinden gelen tepkileri değerlendiririm. Yorumlara cevap vermek, insanlarla etkileşime geçmek blog yazarlığının en keyifli taraflarından biri sanırım. Bir de şu ne idüğü belirsiz spammerlar olmasa :)

Bu aşamada yazıya yapılan yorumları ve gelen tepkileri çok ciddiye aldığımı belirtmeliyim. Etkileşim aşaması, sonraki yazılarım için yeni fikrler bulmama, okuyucu sadakatını arttırmama ve herşeyden önemlisi insanlara yardımcı olarak kendimi iyi hissetmemi sağlıyor.

6. Ölçümleme

Geldik kendimle yüzleştiğim aşamaya. Bu aşamaya genellikle her ay sonu, yeni ayın planlamasnı yaparken geçerim. Çünkü ölçümle aşamasında neyi doğru neyi yanlış yaptığımı görür, hatalarımla yüzleşir, sonraki yazılarım için bu hatalardan ders çıkarmaya çalışırım.

Ölçümlme aşamasında Google Analytics bana yardımcı olur. Yazı kaç kez okunmuş, yazıyı okuduktan sonra kaç kişi blogu terk etmiş, yazıya kaç yorum gelmiş, sosyal medyada ne kadar paylaşılmış, ilgili kelimelerde SERP performansdı nedir gibi sorulara bu aşamada cevap bulmaya çalışırım.

Ölçümlemeden sonra ise tekrar planlama aşamasına geçerim. Yani bu bir yaşam döngüsüdür.

Umarım yeni bloggerlara yol göstermiş ve faydalı olmuştur. Sizlerin de bu konuda ki tecrübe ve stratejileriizi okumak isterim. Yorum bölümüne yazarsanız memnun olurum.

Herkese iyi bloglamalar!

20 Ocak 2014 Pazartesi

Twitter Kuşu” Larry” Eklentisi

Blog ile Twitter entegrasyonunu sağlamak için klasik ve standart butonlar ya da eklentiler hem Blog Hocam’da hem de webde pek çok defa paylaşıldı. Fakat bu kez paylaşacağım Twitter takip et butonu eklentisi, daha önce muhtemelen görmediğiniz çok farklı özelliklere sahip.

Twitter takip et butonu

 

Eklentiyi blogunuza eklediğinizde sağ üst köşede küçük bir Twitter kuşu ikonu belirecek. Bu Twitter kuşu ikonu “floating” yani yüzen özellikte. Sayfayı aşağı yukarı kaydırdığınızda dahi ikonun yeri değişmiyor.

 

Bu eklentiyi farklı kılan özellik elbette sabit olması değil. Asıl farkı ikonun üzerine geldiğinizde göreceksiniz. Aşağıdaki demo videoda da göreceğiniz gibi Twitter kuşu ikonunun üzerine geldindiğinde Twitter takip et butonu açılıyor ve sevimli Twitter kuşu “Larrry” kanat çırpmaya başlıyor.

 


Bu tür animasyonlar için genellikle özel scriptler kullanıldığı için sayfayı oldukça yavaşlatır ama bu eklenti CSS sprite ve @keyframes teknikleriyle oluştrulduğu için oldukça hızlı ve sorunsuz.

 

Eklentiyi blogunuza eklemek için Blogger kumanda paneline giriş yaptıktan sonra Şablon > HTML’yi Düzenle yolunu takip ederek Ctrl + F tuş kombinasyonunun yardımıyla </body> kodunu bulun ve hemen üzerine aşağıdaki kodları ekleyin.

 

<style>
.takip-wrapper {
  height: 44px;
  overflow: hidden;
  position: fixed;
  top: 0;
  width: 100%;
}
.takip-buton {
background-image: url(https://dl.dropboxusercontent.com/u/60346665/twitter-bird-sprite-BH.png);
background-repeat: no-repeat;
background-position: 0 0;
cursor: pointer;
display: block;
padding: 7px 0 7px 40px;
position: absolute;
right: -168px;
top: 5px;
-webkit-transition: right 0.3s;
-moz-transition: right 0.3s;
transition: right 0.3s;
width: 168px;
}
.takip-buton:hover {-webkit-animation: fly 0.2s steps(4) 0 10;
-moz-animation: fly 0.2s steps(4) 0 10;
animation: fly 0.2s steps(4) 0 10;
right: 0;
}
@-webkit-keyframes fly {
  from {
    background-position: 0 0;
  }
  to {
    background-position: 0 -140px;
  }
}
@-moz-keyframes fly {
  from {
    background-position: 0 0;
  }
  to {
    background-position: 0 -140px;
  }
}
@keyframes fly {
  from {
    background-position: 0 0;
  }
  to {
    background-position: 0 -140px;
  }
}
    </style>
<div class='takip-wrapper'>
  <div class='takip-buton'>
    <a class='twitter-follow-button' data-show-count='false' href='https://twitter.com/bloghocam'>@BlogHocam 'ı takip et</a>
    <script>!function(d,s,id){var js,fjs=d.getElementsByTagName(s)[0];if(!d.getElementById(id)){js=d.createElement(s);js.id=id;js.src=&quot;//platform.twitter.com/widgets.js&quot;;fjs.parentNode.insertBefore(js,fjs);}}(document,&quot;script&quot;,&quot;twitter-wjs&quot;);</script>
  </div>
</div>

 

Kodlarda kırmızı renkle gösterdiğim yerlere kendi Twitter kullanıcı adınızı yazmanız yeterli. Bunun dışında bir değişikliğe gerek yok.

17 Ocak 2014 Cuma

Web Yöneticisi Araçlarını Kullanarak Hit Arttırma

Web sitenizin veya blogunuzun linkini google'da başına "site:" koyarak arattığınızda google en başta size "Google Web Yöneticisi Araçları'nı deneyin" diye bir tanıtım yapar. Google size bu öneriyi yapıyorsa bi bildiği vardır mutlaka. Peki nedir bu web yöneticisi araçları ve sitemiz için bu aracı kullanmamızın bize nasıl bir faydası dokunur?

Web site veya blog sahipleri için son derece faydalı olan web yöneticisi araçları size blogunuzun site haritasını google'a gönderme seçeneği sunar, bulunamayan yani 404 hatası veren sayfalarınızı tespit eder, arama sorgularında blogunuzun ne kadar görüntülendiğini, ne kadar tıklandığını gösteren bilgiler sunar ve siteniz için daha bir çok özellik içerir. Ben size bu yazıda web yöneticisi araçları arama sorgularını kullanarak nasıl hitlerinizi arttırabileceğinizi anlatacağım.

Web yöneticisi araçlarına web sitenizi veya blogunuzu ekledikten sonra google'ın sitenizi tanıması ve dizinlerdeki durumunu tespit edebilmesi için belli bir süre beklemeniz gerekiyor. Bu durumda biraz sabırlı olarak en sağlıklı sonucu almak için 2-3 hafta beklemekte fayda var.

Eğer siteniz uzun zamandır web yöneticisi araçlarına ekli ise tek yapmanız gereken sol menüde Arama Trafiği altında Arama Sorguları sekmesine gelmeniz. Aynı sayfaya site kontrol panelinden Arama Sorguları yazısına tıklayarak da ulaşabilirsiniz. Burada araç size sitenizin hangi anahtar kelimelerde ne kadar gösterildiğini, kaç kez tıklandığını ve o anahtar kelime ile arandığında ortalama kaçıncı sırada çıktığınızı gösterir. Ort. konum yazısına bir kez tıkladığınızda artan, ikinci kez tıklatığınızda ise azalan şeklinde google'da görünme sıranızı listeler. Bizim işimize yarayacak olan azalan listeyi kullanmak çünkü ilk sıralarda çıktığınız anahtar kelimeler zaten üzerinde ekstra bir işlem yapmanızı çok gerektirmeyen kelimelerdir.

Azalan listede ise en gerilerde bulunduğunuz anahtar kelimelere göre liste sıralanır ve sizin sitenize hangi anahtar kelimelere yoğunluk verebileceğiniz hakkında fikir verir. Siz de bu listede en gerilerde bulunduğunuz anahtar kelimeye odaklanarak blogunuza yeni yazı eklediğinizde otomatikman google'da üst sıralara yükselecek ve hitiniz de aynı oranda artacaktır.

Arama sorguları

Örnek olarak sitenize "betonarme" anahtar kelimesine yoğunlaştığınız bir yazı eklediniz. Web yöneticisi araçlarında arama sorgularına baktığınızda ise "betonarme demiri" anahtar kelimesinde sitenizin ortalama 120. sıralarda yer almakta olduğunu gördünüz. Siz bu sefer "betonarme demiri" kelimelerine yoğunlaşarak blogunuza yeni bir yazı eklediğinizde sitenize eklediğiniz yeni yazı sayfası bu kelimelerle yapılan aramalarda üst sıralara çıkacaktır. Bu yöntem sayesinde bu konuda önceki yazmış olduğunuz yazıya da bağlantı vererek site ağınızı güçlendirebilir, aynı zamanda bloguma ne yazsam acaba sorusundan da bi nebze kurtulabilirsiniz. Böylece bir taşla bir kaç kuş birden vurabilirsiniz.

Bu yazı aslında aynı zamanda benim inşaat mühendisi olarak daha 6-7 ay öncesinde açmış olduğum İnşaat Ofis blogumda son 1 ayda 40-50 civarındaki günlük tekil hitimi, günlük 150-160 tekil hite yani yaklaşık 3 katına kadar nasıl çıkardığımın hikayesidir.

16 Ocak 2014 Perşembe

Yaratıcı Blogcunun Gıdası: Müzik

Blog yazarları yeni yazı fikirleri bulmak ve yazılarıyla rakipleri arasında sivrilmek için yaratıcı olmak zorundalar. Yaratıcılığı tetikleyen en önemli şey ise “ilham” dediğimiz o meşhur kavram.

Genç blogger arkadaşım Akif, Blog Hocam’a gönderdiği bir misafir yazıda blogcular için ilham kaynaklarından bahsetmişti. Bunlar arasına benim daha önce hiç denemediğim bir şey olan “müzik dinlemek” de vardı.

Ben de son zamanlarda, Blog Hocam’a yeni fikirler üretebilmek için akşamları hoparlörün sesini hafif açıp klavyenin başına oturmaya başladım. Akif’in önerdiği gibi, yaratıcılığımın artması için daha önce dinlediklerimden farklı, çeşitli radyo kanalları arasında geçiş yapıp, ilginç ve farklı şarkılar dinledim. Sonuç mu? Bu yazı dahil pek çok pek çok parlak fikir belirdi kafamda :)

 

Müzik dinlemenin bloggerlar için başka faydaları da var. Örneğin çok uzun yazılar yazarken veya bilgisayar başında çok vakit geçirdiğinizde müzik araları vererek o işten sıkılmanızı önleyebilir ve kafanızı birkaç dakikalığına dağıtabilirsiniz. İnanın iyi gelecektir.

Gelelim esas soruya… Farklı müzik türlerini, zahmetsiz ve hızlı bir şekilde nasıl dinleyeceksiniz? Bunun için de size çok güzel bir önerim olacak. Her türden yerli, yabancı ve yerel radyoyu bir araya toplayan, DinleFm.net isminde bir radyo dinleme sitesi var. Bu sitede, Türkiye’de yayın yapan tüm radyo kanallarının canlı radyo dinleme bölümlerini bir sayfada toplanmış. Böylece site site gezmeden, istediğiniz müzik türüne göre istediğiniz radyo kanalını tek bir yerden zahmetsizce dinleyebiliyorsunuz.

dinlefm
Online radyolar arasında benim favorilerimi merak edenler için birkaç öneride bulunmak istiyorum.

 

- Slow Karadeniz
- Power Türk
- Radyo Seymen
- Lounge FM
- Pal Station
- Joy Türk
- Radyo Alaturka
- Radyo Beyoğlu


Ne demişler müzik ruhun gıdasıdır. O halde bloguna ruh katmak isteyenler DinleFM.net’i ziyaret etsinler…