18 Nisan 2014 Cuma

Blogunuza Karşı Monoton Olmayın

Bu yazı, Emrah Kara tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.


Dünya genelinde ortalama her gün 5 milyon blog yazıldığını varsayalım. Bu rakamı dünya nüfusuna oranlarsak ortalama her 1400 kişiden birinin blog yazdığı sonucuna ulaşırız. Global düşünüldüğünde hakikaten müthiş bir rakam ve blog sitelerin daha da yaygınlaşarak arttığını düşünürsek ilerleyen zamanlarda bu verinin çok daha azalacağını düşünebiliriz.

Bu küçük beyin jimnastiğinden sonra asıl konumuza dönelim. Biz blog yazarlarının artık daha detaycı ve dikkatli olma zamanımız geldi. Çünkü yazar kadar okuyucu da önemli bir etken. Şimdi kısaca yazar ve okur ilişkisine değinmek istiyorum.

 

SONY DSC

 

1. Hep kendinizi düşünmeyin

 

Blog tutan insanlarda gereksiz hırslar, para kazanma arzusu ve popüler olma tutkusu olduğu müddetçe kaliteden bahsetmek söz konusu değildir. Çoğumuzda bu hatayı yapıyoruz. Bizim blog yazarları olarak öncelikli hedefimiz ziyaretçilerimizin yazılarımızı okuması olmalıdır, okuyucunun dikkatini dağıtarak onlara reklamları tıklatmak değil. Tabi ki reklam ya da reklamlar yayınlayacağız ama öncelikli hedefimiz bunlar olmamalıdır.

 

2. Yazılarınızda bir ana fikir olsun

 

Ben her hangi bir sosyal medya aracını belirli bir hedefe istinaden kullanıyorum. Örneğin; Whatsapp’ı telefon rehberimde bu programı kullanan birileri varsa kullanırım. Eğer yoksa cihazıma yüklemem. Eminim siz de öyle yaparsınız. Demek istiyorum ki, yazılan yazı sadece yazıdan ibaret olmamalı, okuyucuya aradığını sunup okuduğunu anlatabilmelidir. Sırf siteye ziyaretçi çekmek için hedefsiz ve ana fikirsiz yazı yazılmamalıdır. Tabi ki bu kaliteyi olmakla paralel bir durum.

 

3. Sürekli aynı konulardan bahsedilmemeli

 

Takip ettiğim ve kaliteli bulduğum bir kaç tane blog var. Bunlarında dışındaki bloglar genelde günlerde tek bir konu üzerinde yoğunlaşıyorlar. 7 temel kategoriden oluşan bir blog sitesinin haftanın 7 günü sadece teknoloji üzerine yazılar yazması bana çok mantıklı gelmiyor. Her gün bir adet farklı kategoride yazılar yazılması blog açısından çok daha işlevsel olacaktır.

 

4. Hit almak mı yoksa kaliteli ziyaretçi kitlesi mi?

 

Öncelikle bu konuya karar verilmeli. Bir blogun çizgisi olmalıdır. Bazen 3 satır yazı yazarsınız ve bu yazınızı 3 bin kişi okur, bazen de farklı bir yazınızı sadece 200 kişi okur. Burada temel etken yazdığınız yazının amacının ne olduğu ile alakalıdır. Bilgi ve deneyimlerinizi, yaşam tarzınızı ve kaleminizdeki kişiselliğinizi yazınıza aktarabiliyorsanız sizin için yazınızı kaç kişinin okuduğunun bir önemi yoktur. Ben, blogumu ziyaret eden kitlenin belirli bir seviyede olmasını isterim. Zaten süreklilik de bu mantalite ile kazanılır.

 

5. Blogunuzu özel kılın

 

Kendinizi bir an için ziyaretçi olarak düşünün ve rastgele bir konu araştırın. Çeşitli siteleri ziyaret edin. Aradığınızı bulma yolunda bıkmadan ilerleyin. Gerçekten de sitelerdeki o bıktırıcı temalardan, yavaşlıklıklardan ve reklamlardan tiksineceksiniz. İşte blogunuzu diğerlerinden ayıracak en önemli 3 özel nokta. Bunlara dikkat edildiğinde geriye sadece yazıların kalite değeri kalır.

 

Sonuç olarak, kalite her zaman ayrıntılarda gizlidir. Her ayrıntı önemsenmeli. Çünkü önemsenen ayrıntılar sizin kalitenizi ortaya koyar ve çizginiz herkes tarafından beğenilebilir.

 

Herkese sevgilerimle.

 

Yazar Hakkında: Emrah Kara uzun zamandır blog yazarlığı yapmaktadır. Şu anda çeşitli konularda yazdığı yazıları sahibi olduğu emrahkara.com.tr internet adresinde yayınlamaktadır.

 

Blog: www.emrahkara.com.tr

Mail: mail[at]emrahkara.com.tr

16 Nisan 2014 Çarşamba

Yaratıcı Yazı Fikirleri

Blog yazarlarının ortak sorunlarından biri yaratıcı yazı fikirleri bulmak. Blogunuzun konusu ne olursa olsun okuyucularınıza sürekli yeni içerikler sunmalısınız. Bunun için de yaratıcılığınızı tetikleyecek şeylere yönelerek orijinal yazı fikirleri üretmelisiniz.

Kendimden birkaç örnek vermek istiyorum. Blog yazarlığı ile ilgili konular belli bir yerden sonra tükeniyor. Sektörde yeni gelişmeler olacak ki ben de bunları sizlerle paylaşacağım. Bu süreçte öyle şeyler yazmalıyım ki hem kendimi tekrarlamamalı, hem de okuyucunun bloga ilgisini devam ettirmeliyim.

 

Bu noktada bilgisayar başından kalktım, çevreme biraz baktım ve etrafımda gördüklerimden ne gibi yazı fikirleri çıkarabilirim diye düşündüm. Bakın oraya hangi sonuçlar çıktı:

 

- Sosyal hayatımdaki kız-erkek ilişkilerini gözlemledim ve bloglarla kız arkadaşlar arasındaki benzerlikleri yazdım.

- Ailemle vakit geçirirken 5 aylık yeğenimin yaşını başını almış bloggerlara ders verebileceğini düşündüm ve yadım.

- Okuduğum bir kitaptan etkilenerek yapmanız gereken tek şeyin başlamak olduğunu yazdım.

 

- TV’de izlediğim bir söyleşiden etkilenerek Nevzat Aydın’ın başarısından çıkardığım notları sizinle paylaştım.

 

Gördüğünüz gibi kafamızı bilgisayardan kaldırıp etrafımıza baktığımıza orijinal, ilgi çekici ve eğlenceli yazı fikirleri bulabiliyoruz. Özellikle televizyon bu konuda bence harika bir kaynak. Her türlü program, film, dizi vs yayınlandığı için bunlardan güzel yazı fikirleri çıkarabiliriz.

 

Son zamanlarda izlemeye başladığım biri dizi buna çok güzel bir örnek. Dizinin ismi Not Defteri. Çarşamba akşamları saat 20:30’da Fox TV’de yayınlanıyor. İlk bölümünü eşim izlerken denk geldim ve ben de izlemeye başladım. Diziyi izleme amacım yeni yazı fikirleri üretebilmekti. Gerçekten de diziyi izlerken daha önce hiç aklıma gelmeyen yeni konular buldum ve ilerleyen zamanlarda blogda paylaşmak için notumu aldım.

 

not-defteri

http://www.fox.com.tr/Not-Defteri


Açıkçası amacıma ulaşıp yazı fikirleri üretmiştim ama dizi bittiğinde “acaba sonraki bölümde ne olacak?” diye de aklımda kalmıştı :) Ertesi hafta çarşamba günü saat 20:30’da kendimi TV’nin karşısında “Not Defteri”nin başlamasını beklerken bulunca anladım ki be de bir dizi izleyicisi olmuşum :)

 

Not Defteri’ni izlerken hangi yazı fikirlerini bulduğumu merak edenler için hemen bilgi vereyim.

 

- Bir öğrenci neden blog yazmalı?

- Öğretmenler için blog yazmanın önemi

- “Blogculuk” diye bir ders olsa nasıl olurdu?

 

Söz Sizde

 

Not Defteri gerçekten heyecanlı ve insanı TV başına çekeb bir dizi. Eminim blogunuzun konusu ne olursa olsun siz de dizi izlerken okuyucularınızın hoşuna gidecek pek çok yazı fikri bulabilirsiniz. Eğer fırsatınız olursa çarşamba akşamı siz de “Not Defteri”ni izleyin ve bulduğunuz yazı fikirlerini buradan veya kendi blogunudan paylaşın. Bakalım ne kadar yaratıcı bir blog yazarısınız :)

Yüksek Kaliteli Fotoğrafları Ücretsiz İndirebileceğiniz 15 Harika Kaynak

Bloggerlar, freelancerlar, web sitesi sahipleri ,içerik üreticliler vs hepimiz yazılarımızda ve blogumuzun muhtelif yerlerinde görsellerden faydalanayoruz. Kullandığımız bu görsellerin kalitesi ve çözünürlüğü kadar, lisans sorunu da olmaması gerekiyor. Tüm bu beklentileri karşılayacak fotoğraf sitelerini araştırdım ve en güzel 15 kaynağı bir araya getirdim.

 

1. Little Visuals

 

little visuals

 

Bu site sadece yüksek kaliteli fotoğrafların paylaşıldığı bir blog sitesi. Blogda paylaşılan her fotoğğrafın altında altında o fotoğrafla ilgili etiketler yer alıyor. Sol üstte yer alan yeşil butona bastığınızda arama kutusunun da yer aldığı bir panel açılacak. Buradan istediğiniz ingilizce kelimeyi girerek hızlı arma yapabilrsiniz. Ayrıca Little Visuals sitesine üye olduğunuzda, 7 adet yüksek kaliteli fotoğraftan oluşan zipli bir dosya her hafta e-mail adresinize gönderliyor.

 

2. Unsplash

 

unsplash

 

Bu site de aynı Little Visuals gibi yüksek kaliteli fotoğrafların paylaşıldığı bir tumblr blogu. Unsplash’e üye olduğunuzda mail adresinize her 10 günde bir 10 adet kaliteli fotoğraf gönderilir.

 

3. New Old Stock

 

new old stock

 

Cole Townsend isimli vatandaşın sitesi de aynı Unsplash gibi yüksek kaliteli fotoğrafların paylaşıldığı bir Tumblr blogu. Fakat New Old Stock’u farklı kılan şey paylaşılan fotoğrafların vintage fotoğraflar olması.

 

4. Picjumbo

 

picjumbo

 

Yüksek çözünürlükte, yüksek kaliteli fotoğrafları ücretsiz olarak indirebileceğiniz bir blog olan Picjumbo’da her gün yeni bir fotoğraf paylaşılmaktadır. Fotoğrafların kategorilere ayrılması, istediğiniz konudaki fotoğraflara daha kolay ulaşmanızı sağlıyor.

 

5. Gratisography

 

gratisography

 

Profesyonel bir fotoğraf sanatçısı olan Ryan McGuire, her hafta yeni fotoğraflar ekleyerek kullanıcıların ücretsiz olarak indirmesine imkan sağlıyor. Yeni bir site olduğu için arşivi çok geniş olmasa da eklenen fotoğrafların kalitesi, şimdiden Gratisography’yi harika bir stock fotoğraf kaynağı yapmış bile.

 

6. Free Refe Mobile Photos

 

refe

 

Mobil fotoğrafların ticaretinin yapıldığı Refe isimli sitenin, ücretsiz mobil fotoğraflar yayınladığı Tumblr blogu. Bu blogda paylaşılan fotoğraflar genellikle manzara ve yaşamdan fotoğraflar.

 

7. IM Free

 

im free

 

IM Cretator isimli ücretsiz site oluşturma servisinin bir hizmeti olan IM Free’de koleksiyonlara ayrılarak kategorizeedilmiş ücretsiz ve yüksek kaliteli fotoğrafları bilgisayarınıza indirebiliyorsunuz.

 

8. The Open Photo Project

 

open photo project

 

Açık dizin projesi olan DMOZ gibi kalite standartlarına uyan foroğrafların gönüllü editörler tarafından uygun kategorilere eklenmesiyle oluşan bir fotopraf dizini. Yüzlerce kategoriden istediğiniz resmi bulup ücretsiz indirebiliyorsunuz.

 

9. Imagebase

 

imagebase

 

Sitenin sahibi olan profesyonel fotoğrafçı David Niblack, genellikle kendi çektiği foroğrafları insanların ücretsiz olarak kullannmasına imkan sağlıyor. Doğa, insan, nesne, şehir gibi kategorilere ayrılmış sitede yer alan PowerPoint sunum arkaplanlarını a incelemenizi öneririm.

 

10.  Wikimedia Commons

 

wikimedia

 

Çok geniş bir veri tabanına sahip olan bu sitede 15 milyondan fazla fotoğraf, video ve ses dosyası var. Detaylı kategpri ve filtreleme sistemi sayesinde aradığınız görsel konusuna kolayca ulaşabiliyorsunuz.

 

11. Flickr: Creative Commons

 

flickr-cc

 

Dünyanın en büyük fotoğraf paylaşım sitesi olan Flickr’ın CC sayfasında fotoğraflar lisans şartlarına göre ayrılmıştır. Böylece kullanım amacınıza göre istediğiniz lisansa sahip kategorinden fotoğrafları ücretsiz indirebilirsiniz.

 

12. KaboomPics

 

kaboompics

 

Karolina isimli Polonyalı bir web tasarımcı tarafından oluşturulan bu sitede bloggerlar ve web sitesi sahipleri için yüksek kaliteli fotoğraflar var.

 

13. FreePhotoDb

 

freephotodb

 

Henüz yeni bir site olduğu için çok geniş bir arşive sahip olmasa da fotoğrafların kalitesi harika. Filtreleme özelliği sayesinde istediğiniz konuda fotoğrafa kolayca ulaşabiliyorsunuz.

 

14. SplitShire

 

splitshire

 

Daniel Nanescu isimli fotoğrafçı ve grafiker vatandaş, projelerinde kullanmak için çektiği fotoğrfları bu sitede paylaşıyor. Hepsi yüksek kaliteli ve ücretsiz.

 

15. Superfamous

 

superfamous

 

Genellikle doğadan fotoğrafların paylaşıldığı bu sitede yüksek kalitede ve çok ilginç kareler göreceksiniz. Blogunuzda kullanmasanız bile ilginizi çekebilir.

 

 

Creative Commons Nedir?

 

Yukarıdaki siteleri incelediğinizde çeşitli yerlerde Creative Commons şeklinde bir lisanala karşılaşacakınız. Bununla ilgili kısaca bilgi vermek istiyorum.

 

Creative Commons, sanatçı ve eser sahiplerinin, yasanın kendilerine tanıdığı kimi hakları kamuyla paylaşabilmelerine imkân veren, özel olarak hazırlanmış telif lisansı sözleşmeleri öneren bir organizasyondur.

 

Creative Commons lisanları, eser sahibinin isteğine göre 6 farklı şekilde kullanılabilir. Bu Creative Commons lisans türlerini özetlemek gerekirse;

 

Bu lisansa sahip eseri kopyalayabilirsiniz, üzerinde değişiklik yapıp yenisini üretebilirsiniz, ticari amaçla kullanabilirsiniz. Sağlanması gereken tek şart, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesidir.
 
Bu lisansa sahip eseri kopyalayabilirsiniz, üzerinde değişiklik yapıp yenisini üretebilirsiniz, ticari amaçla kullanabilirsiniz. Sağlanması gereken iki şart var. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesi. İkincisi, eserin tüm kopyalarında veya eserden üretilmiş yeni eserlerde de aynı veya benzer lisansın kullanılmaya devam edilmesi.
 
Bu lisansa sahip eseri kopyalayabilir ve ticari amaçla kullanabilirsiniz. Sağlanması gereken iki şart var. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesi. İkincisi, esere dokunulmaması ve özgün halinin korunması.
 
Bu lisansa sahip eseri kopyalayabilir ve üzerinde değişiklik yapıp yenisini üretebilirsiniz. Sağlanması gereken iki şart var. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesi. İkincisi, eserin hiçbir kopyası veya eserden üretilmiş yeni eserlerin hiçbirisinin ticari ortamda kullanılmaması.
  
Bu lisansa sahip eseri kopyalayabilirsiniz, üzerinde değişiklik yapıp yenisini üretebilirsiniz. Sağlanması gereken üç şart var. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesi. İkincisi, eserin hiçbir kopyası veya eserden üretilmiş yeni eserlerin hiçbirisinin ticari ortamda kullanılmaması. Üçüncüsü, eserin tüm kopyalarında veya eserden üretilmiş yeni eserlerde de aynı veya benzer lisansın kullanılmaya devam edilmesi.
  
Bu lisansa sahip eseri kopyalayabilirsiniz. Sağlanması gereken üç şart var. İlki, eserin tüm kopyalarında eserin ilk sahibinin belirtilmesi. İkincisi, eserin hiçbir kopyası veya eserden üretilmiş yeni eserlerin hiçbirisinin ticari ortamda kullanılmaması. Üçüncüsü, esere dokunulmaması ve özgünlüğünün korunması.

 

Fotoğrafları Blogunuzda Kullanırken Sorun Yaşamamak İçin

 

Creative Commons lisanları Türkiye’de pek yaygın kullanılması da El Cezire, Google, Beyaz Saray gibi kurumların internet sitelerinde paylaştıkları fotoğrafları Creative Commons lisanları ile koruma altına alıyor. Eğer kullandığınız bir görsel yüzünden başınızın ağrınasını istemiyorsanız telif haklarına dikkat etmenizi öneririm. Çoğumuz ihmal etsek de blog yazılarımıza bir görsel eklediğmizde görsel altına sahibinin ismini ve sitesini eklemek en doğru olanı.

Size (ve kendime) önerim yukarıdaki kaynaklardan veya başka bir siteden blogunuza görsel eklediğinidze görselin altına ya da yazının sonuna “görsel kaynak:http://….” şeklinde bir not düşmeniz.

14 Nisan 2014 Pazartesi

3 Adımda Twitter’da Hedef Takipçi

Dünya’da şuan en aktif ve en popüler sosyal ağın Twittter olduğunu söylemek yanlış olmaz sanırım. Her yaştan, her sosyal statüden, her meslek grubundan kullanıcısı olan Twitter, blogularınızı ve blog yazılarınızı insanlara tanıtmak için eşsiz br mecra. Fakat bu iş göründüğü kadar kolay değil ne yazık ki.

 

Twitter’dan trafik yani hit kazanmak için öncelikle çok sayıda takipçiniz olması gerekir. Daha da önemlisi takipçilerinizin gerçekten blogunuzun konusuyla ilgili kişilerden oluşması gerekiyor. Takipçi satın alarak veya karşılık takipleşme etkinliklerine katılarak onbinlerce takipçi sayısına ulaşsanız bile tıklanma oranları çok düşük olacağı için size dönüşü olmayacaktır.

 

Uzun lafın kısası Twitter’da blogunuzun konusuyla ilglenen takipçi sayınız ne kadar çok olursa Twitter kaynaklı trafiğiniz de o kadar fazla olacaktır. Bunun için çeşitli yöntemler var elbette. Bu yazımda da Twitter’da nitelikli takipçi sayınızı arttırmanın denenmiş, onaylanmış yöntemlerinden birini anlatacağım.

 

1. Adım: Tespit

 

Öncelikle blogunuzun konusuyla ilgili top blogları tespit etmelisiniz. Zaten blog yazdığınız konu, ilgi duyduğunuz konu olduğu için o konudaki popüler ve top blogları muhtemelen biliyorsunuzdur. Esasında sadece blog olmak zorunda da değil. Blogunuzun konusuyla ilgili yazılmış ve Twitter’da çok sayıda paylaşılmış bir yazıyı da bulabilirsiniz.

 

2. adıma geçmeden neden bu popüler blogları ve yazıları tespit ettiğimizden kısaca bahsedeyim. Blogunuzun konusuyla ilgili popüler bloglardaki yazılar büyük ihtimalle onlarca hatta yüzlerce kez tweetlenmiştir. Yani bu yazıları tweetleyenler sizin hedef kitlenizdir. Bu popüler bloglar sayesinde Twitter’daki hedef kitlenize çok kolay bir şekilde ulaşabileceksiniz.

 

2. Adım: Erişim

 

Blogunuzun konusuyla ilgili popüler bir blogda, çok sayıda kişi tarafından tweetlenmiş bir yazı bulduktan sonra sıra o yazıyı tweetleyen kişilere ulaşmaya geldi. Bu kişiler sizin için çok önemlidir çünkü blogunuzun konusuyla ilgilidirler. Bundan sonraki amacınız o kişilern sizi takip etmesini sağlamak olacak ama önce bu kişileri nasıl görebileceğinizi göstermek istiyorum.

 

tweetleyenler

 

Örnekte gösterdiğim gibi Twitter’daki paylşım sayısını gösteren kutucuğa tıkladığınızda yazıyı Twitter’da paylaşanların listesi karşınıza çıkacaktır.

 

3. Adım: İletişim

 

Artık blogunuzun konusuyla ilgili Twitter kullanıcılarının listesi karşınızda. Tabi bu liste sadece 1 yazı için geçerli. Bu yöntemi yüzlerce yazı için uyguladığınızda liste epey kabarık olacaktır.

 

twitter-hedef-kitle

 

Artık hedefiniz bu kullanıcılarla iletişime geçmek ve sizi takip etmelerini sağlamak. Diğer bir deyişle dikkatlerini çekmek. Bunun da iki yolu var.

 

- Takip Etmek: Hedeflediğiniz bu kullanıcıları Twitter’da takip etmeye başladığınızda onnlara bir bildirim gidecek ve sizin takip etmeye başladığınız bildirilecektir. O kişi sizi merak edip profilinize baktığında ilgi duyduğu konuda tweetler attığınızı, linkler paylaştığınızı görecek ve büyük ihtimalle sizi takip etmeye başlayacaktır.

 

- Mention: Hedef kullanıcılarla iletişim kurmanın bir yolu da tweetlerinizde o kişiyi mentionlamak yani tweetinizin başına ya da sonuna @bloghocam şeklinde kullanıcı adını yazmaktır. Bu durumda da kendisine bir bildirim gidecek ve merak edip profilinize baktığında yine büyük ihtimalle sizi takip etmeye başlayacaktır.

 

Sonuç Ve Hatırlatmalar

 

3 adımı başarıyla tamamladıktan sonra yapmanız gereken şeyt bekleyip Twitter’daki takipçi sayınızın artışını beklemek olacak. Üstelik hepsi gerçek, ilgili ve bilinçli kullanıcı.

 

3 adımdan oluşan bu takipçi arttırma stratejisini uygulayacaklara başarı yüzdesini arttıracak bazı önemli hatırlatmalar yapmak istiyorum.

 

- Günlük limitlere dikkat edin! Aynı gün içerisinde çok sayıda kişiyi takip etmek Twitter hesabınızın askıya alınmasına yol açabilir.

 

- Aynı kullanıcıyı arka arkaya mentionlamayın. Bu durum bazen insanların sinirlerini bozabilir.

 

- Hedef kullanıcıları belirlerken tweet akışına mutlaka göz atın. En son tweeti ne zaman gönderdiğine bakın. Aktif kullanıcı değilse uğraşamaya değmez.

10 Nisan 2014 Perşembe

Push Butonlu Sosyal Medya ve E-posta abonelik eklentisi

Push Butonlu Sosyal Medya ve E-posta abonelik eklentisi

Bugün sizler için hazırladığım blogger için çok şık bir E-Posta Abonelik Eklentisini anlatacam. Düğme butonlu, üzerine gelindiğinde aç-kapa basma efekti veren, 4 sosyal medya, 1 RSS butonuyla güzel bir eklenti. Bu E-posta abonelik eklentisiyle blogunuzun okuyucularınızı güncel tutabilirsiniz. Aslında blogger'in kendi gadgetleri arasında E-posta abonelik eklentisi bulunsada pek göze hitap etmediği için çoğu blog sahibi kullanmıyor. Bu yüzden aynı amaçla oluşturduğum ama göze biraz daha hitap eden bu E-posta abonelik eklentisiyle çok daha fazla kullanıcıya hitap edebileceksiniz. Yazdığınız yazılar E-mail yoluyla takipçilerinize ulaşacak ve takipçileriniz çok daha fazla sitenize girerek yeni konularınızı okuyabilecek ve yorum yapabilecekler.

Push Butonlu Sosyal Medya ve E-posta abonelik eklentisi Önizleme:


Yayınlanacak Yeni Yazılar E-mail Adresinize Gelsin…

FacebookTwitterGooglepinterestRSS

Push Butonlu Sosyal Medya ve E-posta abonelik eklentisini Ekleme :


  • Blogger panelinize giriş yapın Yerleşim Gadget Ekle HTML/JavaScript yolunu takip edin.
  • Ve aşağıdaki kodları Online HTML Editör ile isteginize göre ayarlayarak kopyalayıp yapıştırın.
  • Kaydet diyip çıkın.

<style type='text/css'>
#mefabone-widget{width:300px;background:#ddd;max-height:400px;border:4px ridge green;-moz-border-radius:12px;-webkit-border-radius:12px;border-radius:12px;margin:0;padding:0;}
#abone{background:url(https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhjky0StknisL01rO8s3Kx0ok-BdF24Ow5uDBSmRQnaj7nyBWZjLGAFsLxQruKVJYlYrb3KutIJm6vASaW4bFPoG6cSMzVajCTcNWdJKKNKA74RQNYH4UxdSo5L3gt37sEGsUUNlm3-qx0/s1600/blogger-e-posta-abonelik-eklentisi.png) no-repeat scroll 100% 100% transparent;width:266px;height:124px;margin:5px 15px -100px;padding:0;}
#mede{width:300px;margin:0;text-align:center;}
#mede img{width:80px;height:80px;border-style:none;}
.ara{margin:auto 2px;}
.bulten{height:55px;text-align:center;margin:0 0 5px;}
.mefbutton{background-color:#82d4fe;font-size:12px;font-family:helvetica,georgia,oswald;font-weight:700;text-decoration:none;transition:all .2s ease 0;cursor:pointer;color:#333;border:1px solid #ddd;margin:5px;padding:4px 20px;}
.mefbutton:hover{background-color:#3d694e;text-align:center;box-shadow:0 0 8px 0 #FFF;-webkit-box-shadow:0 0 5px 0 #FFF;-moz-box-shadow:0 0 5px 0 #FFF;border:1px solid #fff;color:#fff;}
.email{background:none repeat scroll 0 0 #fff!important;float:left;width:250px;height:25px;border:1px solid #ddd;font-size:11px;font-family:helvetica,georgia,arial,oswald;margin:0 25px;padding:2px 3px;}
</style>
<div id="mefabone-widget">
<div id="abone"></div>
<p style="color:#3A3A3A;text-align:center;text-shadow:0 1px 0 #FFF;font-size:12px;font-weight:700;font-family:Tahoma,helvetica,arial,oswald;">Yayınlanacak Yeni Yazılar E-mail Adresinize Gelsin…</p>
<div class="bulten">
<form action="http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify" class="bulten" method="post" onsubmit="window.open('http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify?uri=MeftunMede', 'popupwindow', 'scrollbars=yes,width=550,height=520');return true" target="popupwindow">
<input class="email" name="email" onblur="if (this.value == '') {this.value = 'Buraya E-postanızı girin...';}" onfocus="if (this.value == 'Buraya E-postanızı girin...') {this.value = '';}" type="text" value="Buraya E-postanızı girin..."/>
<input name="uri" type="hidden" value="MeftunMede"/>
<input name="title" type="hidden" value="MeftunMede"/>
<input name="loc" type="hidden" value="tr_TR" />
<input class="mefbutton" name="submit" type="submit" value="Gönder"/>
</form>
</div>
<div id="mede">
<a href="https://www.facebook.com/meftunmede.blogger" rel="nofollow" class="ara" target="_blank"><img onmouseout="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj9_VnbwwWBbe4VFnysTWv5lkduxRsxXwZRSRLe9kwceUHQSq504vnmWRdTvcX_Q5KPv6C0rLn_DUlNVuaBGXUtow1PE4vZtUSF8LhcUfROms4IWYHuM9-25FegRcrVM2WnOIukaRaJDpiQ/s1600/Facebook.png'" onmouseover="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj8j6SpzyKn3i6CCui5VDqxQnZGnNvTNhTZ1rizzH4dY3r1mwwnqhYwfpReGzdxORfm_yz1O45dD2-MZVE_QF2HWU0BOylfc0BnGuXytv4Bf_SR12KGLPQCXG95iVC_4kKltn91QKB1EOKh/s1600/Facebook_Pressed.png'" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj9_VnbwwWBbe4VFnysTWv5lkduxRsxXwZRSRLe9kwceUHQSq504vnmWRdTvcX_Q5KPv6C0rLn_DUlNVuaBGXUtow1PE4vZtUSF8LhcUfROms4IWYHuM9-25FegRcrVM2WnOIukaRaJDpiQ/s1600/Facebook.png" title="Facebook'ta Beğenin" alt="Facebook" height="80" width="80"/></a>
<a href="https://twitter.com/MeftunMEDE" rel="nofollow" class="ara" target="_blank"><img onmouseout="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLfN7htI1xkjWdvyiHDfFFIOvs4xe5P9lFhOulKmOYiqIefA1bs5uBtF3wAFrZmCIRRevVipyRno2gMewhyphenhyphenXW8ivmFJi5qZ07zG1uhDQDreeHeVw9ZeRVuEwUbZ-wjZlw3ue3aO2pk-fHt/s1600/Twitter.png'" onmouseover="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEJlD6nrHUUqXWIndDKJxYiouHsV-CKhqZiEBO-auTtutO4eTTPQhaD3kL_l0C5Jq_-3IdkAhGPan9yQL98WPQl72oVqWWZGxS2s4BNRO7nepAzr2qZO0TLN9GN18S55FaaYdtAL_7A23K/s1600/Twitter_Pressed.png'" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLfN7htI1xkjWdvyiHDfFFIOvs4xe5P9lFhOulKmOYiqIefA1bs5uBtF3wAFrZmCIRRevVipyRno2gMewhyphenhyphenXW8ivmFJi5qZ07zG1uhDQDreeHeVw9ZeRVuEwUbZ-wjZlw3ue3aO2pk-fHt/s1600/Twitter.png" title="Twitter'da Bizi Takip Edin" alt="Twitter" height="80" width="80"/></a>
<a href="https://plus.google.com/111555326072108216342" rel="nofollow" class="ara" target="_blank"><img onmouseout="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmXZyFrX_T_sY6SnsOV9jiE_c8UPvN2PdQ-u0BjiJv-5YvhPNVr7uQnmN82Kx4rOLprRqgnCcuHo4YMYdsJh4CTS0_znQur_-rNehwvu6qEKnpaz-Vf8M9Tcc92XpGaV6gB3b67BQ4A2H5/s1600/Google.png'" onmouseover="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg7ejIUQYAgnAHsn4KplgCsGnErXNXOq6-tWbzh_3L1405Zba8EpqQCW8SOhkvDFbNNTjdNA5RVgUPEv5Fk46HHX4LgtnxCo1QP1HbgR23ko-RzuVnWdKrWuDOU_4WW2dvCpBjlVyHBhZZi/s1600/Google_pressed.png'" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhmXZyFrX_T_sY6SnsOV9jiE_c8UPvN2PdQ-u0BjiJv-5YvhPNVr7uQnmN82Kx4rOLprRqgnCcuHo4YMYdsJh4CTS0_znQur_-rNehwvu6qEKnpaz-Vf8M9Tcc92XpGaV6gB3b67BQ4A2H5/s1600/Google.png" title="Google plus'da Bizi Takip Edin" alt="Google" height="80" width="80"/></a>
<a href="http://pinterest.com/meftunmede" rel="nofollow" class="ara" target="_blank"><img onmouseout="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIEiev5YclqRWJlWFyR9Jb7K6C9FmFfFtkU_Hc0rJ27YAxl5lxLpVX8-a7IenA6l9dVBPt8iVzEkMJCJRG6Xo7GEJHyu9Asv2kajlJGUnFpEE2-NaqUwWMkGotgjBo2uakJOXiS1Ro0ZBb/s1600/pinterst.png'" onmouseover="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjn4-hKuYGg6nSViOVb6pxhNWn3r5t8cnwbcSLLNpq2w-_AU8Ausn_5gK19cz8wKSilFLYVktkZy7zecGGcCHfeoDJd7Q7POhTiwZLuFYt4uMSgPFc_w0CixHpo2J60Jtf_LmYYkqW8t7yq/s1600/pintrest_pressed.png'" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIEiev5YclqRWJlWFyR9Jb7K6C9FmFfFtkU_Hc0rJ27YAxl5lxLpVX8-a7IenA6l9dVBPt8iVzEkMJCJRG6Xo7GEJHyu9Asv2kajlJGUnFpEE2-NaqUwWMkGotgjBo2uakJOXiS1Ro0ZBb/s1600/pinterst.png" title="Pinterest'de Takip Edin" alt="pinterest" height="80" width="80"/></a>
<a href="http://feeds.feedburner.com/MeftunMede" rel="nofollow" class="ara" target="_blank"><img onmouseout="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjv7a2BZe4-_XvLnDY8iLEW0VgzvDOnPPTP9FcLV35taPYl4HO2Jex3yVUOxWcjpQbaTx32Fo0TYFy5mpXaisq64_7-ROpeqzLbfnq7lORATk4ECV9pIXFKukIaH1KXgPB3-2BLdJvPFqaQ/s1600/Rss.png'" onmouseover="this.src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgAnVfL6YiTQuE5n2JDXtOWviUgPuTCCEW7l7T4tMSdYi_vIq6dyXhInMTPSRx6oFZxaIkN5_qb4jqJLKkDSJT2dEVamK3IfBWjDb9PXJqA5rjGfp10zKbQC2KbB-wFjmSurZ2PRNTlOQKy/s1600/Rss_pressed.png'" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjv7a2BZe4-_XvLnDY8iLEW0VgzvDOnPPTP9FcLV35taPYl4HO2Jex3yVUOxWcjpQbaTx32Fo0TYFy5mpXaisq64_7-ROpeqzLbfnq7lORATk4ECV9pIXFKukIaH1KXgPB3-2BLdJvPFqaQ/s1600/Rss.png" title="RSS Özet akışlarına Abone olun" alt="RSS" height="80" width="80"/></a>
</div>
</div>

Özelleştirme:


Yukarıda kırmızıyla işaretledigim bölümlere Facebook, Twitter, Google+, Pinterest, RSS ve Feedburner adreslerinizi yazmayı unutmayın. ilk önce Online HTML Editör ile oluşturdugunuz kodu deneyin. Rengini, fontları, kendi isteginize göre ayarlayıp, ondan sonra blogunuza ekleyin.
Herkeze kolay gelsin. Yapamadığınız bir şey olursa "YORUM" kısmında belirtebilirsiniz. iyi bloglamalar...